12. Hukuk Dairesi2019 Yılıİcranın Geri Bırakılması (İİK 33)İlamların İcrası

Alacaklının takipten önce ödemeden haberdar olmaması halinde, takip yapmakta haklı olduğu- TBK. mad. 100 uyarınca, yapılan ödemenin öncelikle takip masrafları (icra vekalet ücreti dahil) ve faize mahsup edileceği göz önünde bulundurularak bakiye alacağın belirlenmesi gerektiği- Takip masrafları dikkate alınmadan hesaplama yapıldığı anlaşılan ek bilirkişi raporuna itibar edilmesinin hatalı olduğu-

Alacaklının takipten önce ödemeden haberdar olmaması halinde, takip yapmakta haklı olduğu- TBK. mad. 100 uyarınca, yapılan ödemenin öncelikle takip masrafları (icra vekalet ücreti dahil) ve faize mahsup edileceği göz önünde bulundurularak bakiye alacağın belirlenmesi gerektiği- Takip masrafları dikkate alınmadan hesaplama yapıldığı anlaşılan ek bilirkişi raporuna itibar edilmesinin hatalı olduğu-

Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi B. Dölek tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :

Borçlu vekili İcra Mahkemesi’ne başvurusunda; takip dayanağı borcun feri’ileri ile birlikte takip başlatılmadan önce alacaklı tarafa banka aracılığıyla ödendiğini ileri sürerek takibin iptalini talep etmiş, mahkemece, dosya borcunun hesaplanması için alınan, ödeme tarihi itibarıyla hesap yapan 15/02/2016 tarihli ek bilirkişi raporuna itibar edilerek ve ödemenin icra takibinden 1 gün önce yapıldığı gerekçesiyle, ödenen miktar içn icranın geri bırakılmasına, eksik yatırılan 180.93 TL asıl alacak için takibin devamına karar verilmesi üzerine; hüküm, alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Başvuru, bu hali ile İİK’nin 33/1. maddesine dayalı icra emri tebliğinden önceki döneme ilişkin itfa itirazıdır.

6098 sayılı T.B.K’nun 100. (Eski 818 sayılı BK 84.) maddesinde ”Borçlu faiz veya masrafları tediyede gecikmiş değil ise, kısmen yaptığı ödemeyi ana borçtan düşme hakkına sahiptir ” hükmü yer almaktadır.

Somut olayda, takip tarihinden önce yapılan ödemeden alacaklının haberdar edilmediği anlaşılmaktadır. Alacaklının takipten önce ödemeden haberdar olmaması halinde, takip yapmakta haklı olduğu düşünülerek, TBK’nin 100. maddesine göre, yapılan ödemenin öncelikle takip masrafları (icra vekalet ücreti dahil) ve faize mahsup edileceği göz önünde bulundurularak bakiye alacağın belirlenmesi gerekir. Mahkemece, ödeme iddiasının, bu şekilde hesap yapan 14/12/2015 tarihli ilk bilirkişi raporuna göre sonuca bağlanması gerekirken; takip masrafları dikkate alınmadan hesaplama yapıldığı anlaşılan ek bilirkişi raporuna itibar edilerek, eksik inceleme ile karar verilmesi doğru olmamıştır.

SONUÇ: Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK’nin 366. ve HUMK’nin 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamının tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14/01/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.

12. HD. 14.01.2019 T. E: 2018/4902, K: 14

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu