Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Alacaklı vekilinin icra mahkemesine başvurusunda, ihale konusu taşınmazı alacağa mahsuben aldıklarını, icra müdürlüğünce, ihale bedelinin ödenmesi için alacaklıya 10 günlük süre verildiğini, bu süre içerisinde bedelin ödenmemesi nedeniyle de İİK’nun 133. maddesi gereğince ihalenin kaldırılmasına karar verildiğini, ancak şikayetçi alacaklının satışı yapılan taşınmazda birinci derecede ipoteği bulunduğunu, taşınmazda başkaca ipotek alacaklısı da bulunmadığını ve ihale bedelinin alacaklının alacağından düşük olduğunu ileri sürerek 14.12.2015 tarihli memurluk işleminin iptaline karar verilmesini istediği, mahkemece, taşınmazda başkaca hacizler bulunduğundan ihale bedelinin dosyaya yatırılması gerektiği gerekçesiyle istemin reddedildiği anlaşılmaktadır.
İİK’nun 140. maddesinde; “Satış tutarı bütün alacaklıların alacağını tamamen ödemeye yetmezse icra dairesi alacaklıların bir sıra cetvelini yapar” hükmü yer almaktadır.
Somut olayda; üzerinde başkaca hacizlerin de bulunduğu görülen taşınmazın 26.11.2015 tarihli arttırmada 25.000,00 TL bedelle alacaklıya ihale edildiği görülmektedir. Bu durumda, icra müdürlüğünce öncelikle İİK’nun 140. maddesi uyarınca sıra cetveli yapılarak alacaklının ihale bedelini yatırması gerekip gerekmediğinin belirlenmesi, ihale bedelinin yatırılması gerekir ise İİK’nun 133. maddesine göre işlem yapılması gerekir.
Takip alacaklısının taşınmazı ihale ile satın alması ve kendisinden önce gelen başka alacaklı bulunmaması halinde, alacağı oranında satış bedelini ödemekten kaçınabileceği, “satış bedelini, alacağına mahsup edebileceği”, satışa çıkarılan taşınmazın takip alacaklısı tarafından alacağına mahsuben alınmak istemesi ve taşınmaz üzerinde alıcının yaptığı takip nedeniyle koydurduğu hacizden önce konulmuş, başkaca haciz bulunması halinde ileride sıra cetveli yapılması gerekeceğinden ve henüz sıra cetveli yapılmamış olduğundan, takip alacaklısının alacağının ihale bedelini karşılayıp karşılamadığı saptanıp ve dolayısıyla takip alacaklısı aleyhine fark doğduğu tespit edilmeden takip alacaklısı olan ihale alıcısına ihale bedelini yatırması için süre verilmesi yönündeki icra müdürlüğü kararı doğru değildir.
O halde mahkemece, birden fazla alacaklı bulunması nedeniyle, İİK’nun 140. maddesi gereğince icra müdürlüğünce sıra cetveli yapılarak alacaklının ihale bedelini yatırmasının gerekip gerekmediği belirlendikten sonra, alacaklı aleyhine fark doğduğu tespit edilir ise alacaklıya ihale bedelini yatırmak üzere süre verilmesi yönünde işlem yapılması gerektiğine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK’nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24/02/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.
12. HD. 24.02.2017 T. E: 2016/11020, K: 2670