12. Hukuk Dairesi2022 YılıFaizKambiyo Senetlerine Özgü Haciz Yolu

Bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla başlatılan takipte istenen yıllık %36 faiz oranı, yasal ya da ticari temerrüt faiz oranına denk gelmediğinden ve faiz oranına süresinde itiraz da edilmediğinden, alacaklının takipten sonrası için, yasal ya da avans faiz oranının uygulanmasını istediği sonucuna varılamayacağı- Dolayısıyla, takip tarihinden sonraki dönem için işleyecek faizin belirlenmesinde, değişen oranlarda avans faiz oranlarına göre hesaplama yapılması mümkün olmayıp; kesinleşen yıllık %36 oranı esas alınması gerektiği-

Bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla başlatılan takipte istenen yıllık %36 faiz oranı, yasal ya da ticari temerrüt faiz oranına denk gelmediğinden ve faiz oranına süresinde itiraz da edilmediğinden, alacaklının takipten sonrası için, yasal ya da avans faiz oranının uygulanmasını istediği sonucuna varılamayacağı- Dolayısıyla, takip tarihinden sonraki dönem için işleyecek faizin belirlenmesinde, değişen oranlarda avans faiz oranlarına göre hesaplama yapılması mümkün olmayıp; kesinleşen yıllık %36 oranı esas alınması gerektiği-

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi M. Duyan tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :

Alacaklı tarafından borçlu hakkında bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla başlatılan takipte, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda; takipten sonraki dönem açısından fahiş faiz oranı üzerinden yapılan dosya hesabının düzeltilmesi ile borçlu olamadığının tespiti halinde emekli maaş üzerindeki hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini talep ettiği, mahkemece şikayetin kabulüne ve emekli maaşına konulan haczin kaldırılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır.

Dairemizin yerleşik içtihatlarına göre takip talebinde istenen faiz oranının cinsinin belirtilmesi ya da istenen faiz oranının o tarihte uygulanan yasal veya ticari faiz oranlarından birine denk gelmesi durumunda o tür faiz oranının istendiğinin kabulü gerekeceğinden ödeme emrine yasal sürede itiraz edilmemiş olsa bile faizin istenen faiz türüne göre ve değişen oranlarda hesaplanması gerekir. Ancak, ödeme emrinde talep edilen faiz oranının yasal veya ticari faizden farklı olması ve itiraz edilmeksizin kesinleşmesi durumunda anılan faizin uygulanması gerekecektir.

Öte yandan, TTK’nın 8. maddesine göre; ticari işlerde temerrüt faiz oranı serbestçe belirlenebileceğinden, TBK’nın 88. ve 120. maddelerinde akdi faiz ve temerrüt faizi ile ilgili sınırlamaların, ticari işler bakımından uygulanabilirliği bulunmamaktadır.

Somut olayda; 9.284,79 TL alacağın, takip tarihinden itibaren işleyecek yıllık % 36 sabit oranlı faizi ile birlikte tahsilinin istendiği, takibin bu haliyle kesinleştiği anlaşılmaktadır. 09.02.2006 tarihli takip talebinde takip tarihinden itibaren yürütülmesi istenen işleyecek yıllık %36 faiz oranının, yasal ya da ticari temerrüt faiz oranına denk gelmediği açıktır. Bu durumda talep edilen faiz oranı, belirtilen faiz oranlarına uygun olmadığından ve faiz oranına süresinde itiraz da edilmediğinden, alacaklının takipten sonrası için, yasal ya da avans faiz oranının uygulanmasını istediği sonucuna varılamaz. Dolayısıyla, takip tarihinden sonraki dönem için işleyecek faizin belirlenmesinde, değişen oranlarda avans faiz oranlarına göre hesaplama yapılması mümkün olmayıp; kesinleşen yıllık %36 oranı esas alınmalıdır.

O halde, mahkemece yukarıda değinilen açıklamalar doğrultusunda, takipten sonrası için işleyecek faiz oranının itirazsız kesinleştiği hususu göz önünde bulundurularak, şikayete konu dosya hesabının sabit yıllık %36 faiz oranı esas alınarak yaptırılacak bilirkişi incelemesi sonucunda oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, mahkemece değişen oranlarda avans faizi oranlarına göre hesaplama yapan bilirkişi raporuna dayalı olarak şikayetin kabulüne karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK’nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16.06.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.

12. HD. 16.06.2022 T. E: 5889, K: 7312

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu