2023 YılıBorca İtirazİtirazın KaldırılmasıKira Alacağının Ödenmemesine Dayalı İcra Takibi (Örnek 13)Takip AçılışYargıtay Kararları

Borçlu icra dairesine yaptığı itirazda sözleşmeye itiraz etmemiş olup kira borçları, alacaklıya götürülecek borçlardan olduğundan, alacaklının, kira alacağı için ikamet ettiği yerdeki icra dairesinde takip yapabileceği-

Borçlu icra dairesine yaptığı itirazda sözleşmeye itiraz etmemiş olup kira borçları, alacaklıya götürülecek borçlardan olduğundan, alacaklının, kira alacağı için ikamet ettiği yerdeki icra dairesinde takip yapabileceği-

Taraflar arasındaki genel haciz yolu ile takipte yetkiye ve borca itirazın kaldırılması uyuşmazlığı dolayısıyla yapılan inceleme sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile yetkiye ve borca itirazın kaldırılmasına, asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının borçludan alınarak alacaklıya verilmesine karar verilmiştir.

Kararın borçlu tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkeme kararının kaldırılmasına, yeniden esas hakkında, yetki itirazı yönünden itirazın kaldırılması talebinin reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı alacaklı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Alacaklı İcra Mahkemesine başvurusunda; borçlu tarafından sözleşmede yer alan imzaya, kiracılığa, kira bedeline bir itirazda bulunulmadığı, akdi ilişkinin inkar edilmediği, borçlunun borcu olmadığı iddiasının yazılı delil ile ispatlaması gerektiğini, yetki itirazının haksız olduğunu, borçlu şirketin kira bedellerini eksik ödediğini, takipte istenen tutarın doğru olduğunu, itirazın haksız olduğunu ileri sürerek yetkiye ve borca itirazın kaldıırlmasına, %20’den aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Borçlu, yetkiye itiraz ettiklerini, şirketlerinin merkezinin İstanbul olduğunu, yüklenici olduğu iddia edilen yerin ise Manisa/…’da bulunduğunu, birden fazla yetkili mahkeme olduğunu bu nedenle “Manisa/…” mahkemelerinde görülmesi gerektiğini, görevli mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemesi olduğunu, ilamsız takip ekinde kendilerine kira sözleşmesi ve başkaca evrak tebliğ edilmediğini, kira sözleşmesine ve sözleşmedeki imzaya itiraz ettiklerini, alacaklının dayandığı sözleşme tarihi ile takipte belirtilen sözleşme tarihlerinin uyuşmadığını, var olmayan sözleşmeye dayanılarak takip başlatıldığını, inkar tazminatı talebinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek öncelikle yetki ve görev itirazları değerlendirilerek haksız davanın reddine ve tazminata karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

A. Gerekçe ve Sonuç

Alacaklı 24.02.2017 başlangıç tarihli iki adet mercedes kamyon kira sözleşmesinden doğan alacakları için ilamsız takip başlattığı, borçlunun yetkiye itiraz ettiğ, TBK’nın 89/1 maddesine göre para borçları, alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde ifa edileceği, alacaklının adresi “…” olduğundan … İcra Müdürlükleri yetkili kabul edildiği, borçlunun sözleşmeye itiraz etmediği, İİK 63.maddesine göre itiraz eden borçlu, itirazın kaldırılması duruşmasında, itiraz sebeplerini değiştiremeyeceği ve genişletemeyeceği, sözleşmeye ve imzasına cevap dilekçesi ile yapılan itirazın bu nedenle dikkate alınmadığı, borcun olmadığına dair bir belge de ibraz edilmediği gerekçesiyle davanın kabulü ile yetkiye ve borca itirazın kaldırılmasına, asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının borçludan alınarak alacaklıya verilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde borçlu istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B.İstinaf Sebepleri

Borçlu, cevap dilekçesi içeriğini tekrar ederek, görev ve yetkiye ilişkin itirazlarının değerlendirilmediğini, yerel mahkemece esasa ilişkin itirazlarının hiçbiri incelemeden ve hiçbir delil toplamadan karar verildiğini, sözleşmeye ve sözleşmedeki imzaya itiraz edilmesine rağmen imza incelemesi yapılmadan karar verildiğini belirterek kararın kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

C. Bölge Adliye Mahkemesi Kararı

C.1.Gerekçe ve Sonuç

İİK’nın 50. maddesinin birinci fıkrasına göre, HMK’nın yetkiye ilişkin hükümleri para ve teminat alacaklarına dayalı takiplerde kıyas yolu ile uygulanır. Aynı fıkranın ikinci cümlesinde, takibe konu akdin yapıldığı icra dairesinin de takipte yetkili olduğunun belirtildiği, İİK’nın 50. maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken 10. maddesine göre sözleşmeden doğan davalar, sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinde de açılabileceği, sözleşmenin ifa yerinin TBK’nın 89. maddesinde düzenlendiği, buna göre, öncelikle borcun ifa yeri, tarafların açık ve örtülü iradelerine göre belirleneceği, şayet aksine bir anlaşma yoksa, para borçlarında, borç, alacaklının ödeme zamanındaki ikametgahında ödeneceği, ancak aranacak yada aldırılacak borçlarda bu maddenin uygulanmayacağı, nitekim Hukuk Genel Kurulu’nun 2001/12-1162-1191 sayılı Kararında da bu kural benimsendiği, ancak TBK’nun 89. maddesinin uygulanabilmesi için, akdi ilişkinin kabul edilmesi gerektiği, somut olayda borçlunun itiraz dilekçesinde, icra dairesinin yetkisine itirazın yanı sıra borca da itiraz ettiği, diğer bir ifade ile akdi ilişki borçlu tarafından kabul edilmediği buna göre, BK.nun 89. maddesi olaya uygulanamayacağı, takipte HUMK veya HMK hükümlerinin uygulanmasında takip tarihinin esas alınması gerekmekte olup 09.11.2017 takip tarihinde HMK hükümleri yürürlükte olduğundan uyuşmazlığın bu yasa hükümlerine göre çözümlenmesi gerektiği, HMK’nın 17. maddesinde düzenlenen yetki sözleşmesi sadece tacirler arasında düzenlenebileceğinden somut olayda uygulanamayacağı, borçlu tarafından cevap dilekçesinde Manisa/… adresinin yetkili olduğu ileri sürülmüşse de İİK 63. maddesi uyarınca icra dosyasına sunulan itiraz dilekçesindeki talepler değiştirilip genişletilemeyeceğinden itiraz dilekçesindeki İstanbul … icra müdürlüğünün yetkili olduğu yönündeki talebinin esas alındığı, öte yandan borçlu tarafından takibe konu borç ve akdi ilişkinin kabul edilmediği, bu durumda akdi ilişkiye dayalı alacak söz konusu olamayacağından takip tarihinde yürürlükte olan HMK’nın 6. maddesi gereğince takibin borçlunun ticaret sicil müdürlüğünde kayıtlı adresinin bulunduğu İstanbul … İcra Müdürlüklerinde yapılması gerektiği gerekçesiyle borçlunun istinaf başvurusunun kabulüne, İlk Derece Mahkeme kararının kaldırılmasına, yeniden esas hakkında, yetki itirazı yönünden itirazın kaldırılması talebinin reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde alacaklı temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Alacaklı temyiz dilekçesinde; borçlunun itiraz dilekçesinde sözleşmede yer alan imzaya, kiracılığa, kira bedeline bir itirazda bulunmadığını, akdi ilişkinin inkar edilmediğini, sözleşmede yetkili mahkeme ve icra dairesinin belirlendiğini, yetkili yerin … olduğunu belirterek kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, genel haciz yolu ile takipte yetkiye ve borca itirazın kaldırılması istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

TBK’nın 89 maddesi

3. Değerlendirme

Alacaklı, icra takibinde kira sözleşmesine dayanarak kira alacağı isteminde bulunmuş, borçlunun icra dairesine yaptığı itirazda sözleşmeye bir itirazı olmamıştır. 6098 Sayılı TBK’nın 89/1. maddesine göre para borçları, alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde, ödenir. 6100 sayılı HMK’nın 10. maddesine göre sözleşmeden doğan davalar, sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinde de açılabilir.

İcra takibinin konusu kira sözleşmesinden doğan para borcu olup kira borçlarının alacaklıya götürülecek borçlardan olmasına göre alacaklının ikamet ettiği yerdeki … İcra Dairesinde takip yapmasında bir usulsüzlük bulunmamaktadır.

Bu durumda Bölge Adliye Mahkemesince, borçlunun sair istinaf nedenleri incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup kararın bozulması cihetine gidilmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde ilgiliye iadesine,

Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

05.07.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

12. HD. 05.07.2023 T. E: 2022/12492, K: 4553

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu