Taraflar arasındaki ihalenin feshi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddi ile şikayetçi aleyhine ihale bedelinin %1’i oranında para cezasına karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi S.a Uyar tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; Aydın Yediemin Eşya Deposunda muhafaza altında olduğu bildirilen menkullerin satışı için ihale yapıldığı ancak düşmüş hacze binaen satış işlemi yapıldığını, ihalenin yapılacağı yer ve saat belli olsa da belirlenen saatte ihalenin yapılacağı yerde bulunmasına rağmen ihale yolu ile satışı yapılacak olan taşınırlar icra memurunca hiç kontrol edilmediğini ve satışa gidecek mallar kendisine gösterilmediğini, ihale yapılacağı esnada en yüksek pey sürülmesinin akabinde tellalın üç defa bağırması gerekirken bağırmadığını, ihalenin sessiz sedasız yürütüldüğünü, malların başında satış yapılmadığını iddia ederek 28.01.2022 tarihli ihalenin feshine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı Şirket yetkilisi cevap dilekçesinde; davacı tarafın kötü niyetli ihaleyi sürüncemede bırakmaya yönelik davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı alacaklı Şekerbank T.A.Ş. vekili cevap dilekçesinde; Samsun İcra Müdürlüğünün 2020//23770 Esas sayılı dosyasından 28.01.2022 tarihinde 2 adet ihale gerçekleştirildiğini öncelikle davacıya hangi ihaleye karşı ihalenin feshi davası açtığı hususunun açıklattırılması gerektiğini, her iki ihalenin de aynı dosyadan ve aynı satış kararı ile gerçekleştiği dikkate alınarak davacının haksız ve hukuka aykırı davanın reddini talep ettiklerini, satışa ilişkin tutanak incelendiğinde görüleceği üzere satış işlemin usule uygun olduğunu, ihalenin yediemin deposunda yapıldığını, satış ilanında “menkul malları – Derebahçe Mah. N. Cedit Caddesi No:281 Aydın yediemin deposu ilkadım/samsun adresinde bulunmaktadır. ihale katılımcılarının mesai saatleri içerisinde menkul malı bu adreste inceleyebilecekleri ilan olunur.” şeklinde bilgilendirme bulunduğunu, davacının malların kontrolünü yapamadan ihalenin başladığını belirtmekte ve usulsüzlük iddialarına da itibar edilemeyeceğini, mahcuzların yediemin deposunda her zaman incelenmesi mümkün iken, davacının ihale anında 6341 adet malı incelemeye girişmesi ve bunu gerekçe göstererek ihalenin feshini talep etmesi kötü niyetli olduğunu, davacının iddialarının aksine davaya konu edilen malların hacizinden 3 ay sonra yasal süresi içerisinde satış istendiğini ve satış avansı da dosyaya yatırıldığını davacının haksız davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararında; takibin kesinleşmesi üzerine borçlu adresinde yapılan 16.03.2020 tarihli haciz işlemi ile ihaleye konu menkullerin haczedildiği, alacaklı vekilince bu mallara ilişkin olarak avansı da yatırılmak suretiyle 15.06.2020 tarihinde (yasal 6 aylık süre içinde) satış talebinde bulunulduğu, menkullerin kıymet takdirinin 2021 yılı Haziran ayında yapıldığı, menkullere toplam 198.026,50 TL değer takdir edildiği (5205 adet alkollü ürün için 181.841,00 TL, 1136 adet sigara için 16.185,50 TL olmak üzere), ihalenin ise kıymet takdirinden itibaren iki yıllık süre içinde 28.01.2022 tarihinde yapıldığı, menkullerin satışı için müdürlükçe yapılan ihaleye hazırlık işlemlerinin usulüne uygun yapıldığı, arttırma şartlarının düzenlendiği, satış gün ve saatinin belirlenerek ilanın adliye ilan panosuna asılmak sureti ile yapılmasına ve gazetede ilanına karar verildiği, ilanın borçluya ve ilgililere tebliğ edildiği, gazete ile ilanın da süresi içinde yapıldığı, satış ilanında “menkul malların bulunduğu adresin belirtilerek isteyen ilgililerce mesai saatleri içerisinde incelenebileceğinin de belirtildiği, satışa konu ürünlerin sayı ve niteliği gözetildiğinde satış sırasında incelenmesinin düşünülemeyeceği, bunun gibi bu hususun borçlu tarafından ileri sürülmesinde de hukuki yarar bulunmadığı, yine Belediyece görevlendirilen tellalın hazır bulunmaması sebebiyle icra müdürünce icra personelinin tellal olarak görevlendirilmesinde yasaya aykırılık bulunmadığı, ihale tutanağına göre tellalın görevlendirildiği ve görevini usulüne uygun olarak yaptığı, 3 kez bağırdığı, belirlenen birinci satış gününde yapılan ihale bedelinin (5205 adet alkollü ürün satış bedeli 125.9050,00 TL, 1136 adet sigara satış bedeli 11.000,00 TL olmak üzere toplam 136.950,00 TL) menkul malların paraya çevirme masrafları ile muhammen bedelinin %50’sini karşıladığı, tüm bu açıklamalar ışığında ihalenin feshi sebeplerinin somut olayda gerçekleşmediği, şikayet eden aleyhine hükmedilecek para cezasında asgari hadden ayrılmayı gerektirecek bir durum görülmediği gerekçesi ile davanın reddi ile ihale bedelinin %1’i oranında para cezasına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde, usulüne uygun tellal görevlendirilmediği yönündeki dava dilekçesi içeriği ile ülkemiz genelinde yapılan uygulama uyarınca 5 Aralık 2019 tarihinde tütün mamullerinde düz ve standart paket uygulamasına geçildiği, yapılan düzenleme ile tütün mamullerinin paketlerinin rengi tek tip olarak belirlendiği, ülkemizde an itibariyle ve hatta ihalelerin yapıldığı 28.01.2022 ve 13.01.2022 tarihlerinde eski paketli tütün mamullerinin satışı yasaklandığı, buna rağmen belirtilen tarihlerde ihalelerin yapıldığı, açıkça görüldüğü üzere bu durum kamu düzenine aykırılık teşkil ettiği ve ihalenin feshini gerektirdiği, kamu düzenine aykırılık teşkil eden bir diğer durumun ise son kullanma tarihi geçmiş alkol ürünlerinin icra yoluyla satışının yapılmış olması olduğu, ihaleye çıkarılan ürünlerin bir çoğunun son tüketim tarihinin geçtiği, her ne kadar satış icra dairesi kanalıyla ve ihale usulüyle yapılmış olsa da bu ürünlerin satışının yapılmasınnın yasak olduğu, bu hususla ilgili haciz tutanaklarında herhangi bir bilgiye yer verilmediği, müvekkilce satış esnasında bu duruma engel olunmaya çalışılmışsa da ihaleye yetişilemediği, müvekkil belirtilen tarih ve saatte orada olmasına rağmen tellalın bağırmaması üzerine bu duruma müdahale edemediği iddiaları ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, davacı vekilinin istinaf dilekçesi ile satışı yapılan malların satışının yasaklandığını bozulup ekonomik değerini yitirdiğini iddia ettiği ancak, söz konusu husus ilk derece mahkemesi yargılaması sırasında ileri sürülmediğinden HMK’nın 357/2. maddesi uyarınca istinaf yargılaması sırasında dikkate alınmadığı, dosyadaki yazılara göre ilk derece mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin dava dosyası içinde bulunduğu, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesi ile istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması isteminde bulunmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, 28.01.2022 tarihinde yapılan menkul ihalesinin feshi talebine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
İcra İflas Kanunu’nun 134 ve devamı maddeleri ile HMK’nın 357/2. maddesi
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Yukarıda açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Alınması gereken 179,90 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
24.01.2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
12. HD. 24.01.2023 T. E: 2022/12985, K: 424