12. Hukuk Dairesi2018 Yılıİcranın Geri Bırakılması (İİK 33)İlamların İcrası

Dosya kapsamında, alacaklının, bu ödemelerden takipten önce haberdar edildiği ispatlanamadığından, anılan ödemelerin kısmi ödeme olduğunun kabulü gerekeceği, mahkemece, TBK’nun 100. maddesi (BK’nun 84. maddesi) ve İİK’nun 33. maddesi gözetilerek Yargıtay denetimine imkan verecek şekilde bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle, işlemiş faiz, icra vekalet ücreti ve takip masrafları dikkate alınarak borç miktarının belirlenmesi ve oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-

Dosya kapsamında, alacaklının, bu ödemelerden takipten önce haberdar edildiği ispatlanamadığından, anılan ödemelerin kısmi ödeme olduğunun kabulü gerekeceği, mahkemece, TBK’nun 100. maddesi (BK’nun 84. maddesi) ve İİK’nun 33. maddesi gözetilerek Yargıtay denetimine imkan verecek şekilde bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle, işlemiş faiz, icra vekalet ücreti ve takip masrafları dikkate alınarak borç miktarının belirlenmesi ve oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-

Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi Y. A. Peker tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :

Alacaklı tarafından borçlu şirket aleyhine ilamlı icra takibine başlandığı, borçlunun icra mahkemesine başvurarak, takip dayanağı ilamda yer alan alacak kalemlerinin brütten nete çevrilmek suretiyle faizi, ilam vekalet ücreti ve yargılama giderleriyle birlikte takipten bir gün önce alacaklı asilin banka hesabına yatırıldığını ileri sürerek takibin iptalini istediği, mahkemece borçlu tarafından takipten önce borcun ödendiği gerekçesiyle istemin kabulü ile takibin iptaline karar verildiği anlaşılmıştır.

Başvuru bu hali ile İİK’nun 33/1. maddesine dayalı, icra emri tebliğinden önceki döneme ilişkin itfa itirazıdır.

6098 sayılı TBK’nun 100. ( eski 818 sayılı BK’nun 84. ) maddesinde; “Borçlu faiz veya masrafları tediyede gecikmiş değil ise, kısmen yaptığı ödemeyi ana borçtan düşme hakkına sahiptir” hükmüne yer verilmiştir.

Somut olayda, takibe dayanak ilam sebebiyle asıl alacak, işlemiş faiz, ilam vekalet ücreti ve yargılama giderinin tahsili amacıyla icra takibinin toplam 16.078,47 TL üzerinden 29.5.2015 tarihinde başlatıldığı, icra emrinin borçlu şirkete tebliğ mazbatasının dosyada bulunmadığı (borçlunun şikayet dilekçesinde tebellüğ tarihini 09.6.2015 olarak bildirdiği), 28.5.2015 tarihinde 10.340,29 TL, 2.358,79 TL, 435,37 TL, 99,32 TL, 1.404,94 TL, 320,10 TL, 1.753,73 TL, 590,89 TL olmak üzere toplam 17.303,43 TL ödemenin alacaklı asilin banka hesabına havale edildiği görülmüştür. Dosya kapsamında, alacaklının, bu ödemelerden takipten önce haberdar edildiği ispatlanamadığından, anılan ödemelerin kısmi ödeme olduğunun kabulü gerekir.

O halde, mahkemece, TBK’nun 100. maddesi (BK’nun 84. maddesi) ve İİK’nun 33. maddesi gözetilerek Yargıtay denetimine imkan verecek şekilde bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle, işlemiş faiz, icra vekalet ücreti ve takip masrafları dikkate alınarak borç miktarının belirlenmesi ve oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.

SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK’nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.

12. HD. 04.10.2018 T. E: 3764, K: 9280

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu