T. C.
Y A R G I T A Y
1 2 . H U K U K D A İ R E S İ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
Y A R G I T A Y İ L Â M I
Esas No : 2022/8518
Karar No : 2023/1624
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi
TARİHİ : 13.06.2022
SAYISI : 2022/1014 E., 2022/1147 K.
DAVA TARİHİ : 16.02.2022
HÜKÜM/KARAR : İlk Derece Mahkemesi Kararı Kaldırılarak Yeniden Hüküm
TEMYİZ EDEN : Davalı/Alacaklı
İLK DERECE MAHKEMESİ : Konya 6. İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 29.03.2022
SAYISI : 2022/88 E., 2022/190 K.
Taraflar arasındaki genel haciz yoluyla ilamsız takipte icra memur muamelesini şikayet sebebiyle yapılan inceleme sonucunda İlk Derece Mahkemesince şikayetin kısmen kabul kısmen reddi ile 19.10.2018 tarihli ödeme emri ile 24.01.2022 tarihli takip talebinin iptaline, 18.10.2018 tarihli takip talebi ile 18.10.2018 tarihli ödeme emirlerinin geçerliliğinin tespitine, fazlaya dair istemin reddine karar verilmiştir.
Kararın şikayetçi borçlu tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, şikayetin kabulü ile takibin şikayetçi borçlu yönünden iptaline, sair itirazlar yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı alacaklı banka vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Şikayetçi borçlu vekili isteminde; icra müdürlüğü tarafından 24.01.2022 tarihinde hazırlanan takip talebinin hatalı olduğunu, hazırlanan ödeme emrinin şiakyetçiye tebliğ edilmediğini, icra dairesi tarafından alacaklının talebi olmadan Uyap sistemine kaydedilen takip talebinde şikayetçi H.Acar’ın tüm dosya borcundan sorumlu olduğunun belirtildiğini, icra takibine esas olanın 18.10.2018 tarihli alacaklı vekili ve icra müdürü tarafından ıslak imzalı olan takip talebi ve ödeme emri olduğunu, icra müdürlüğü tarafından hazırlanan 10.02.2022 tarihli banka haciz müzekkeresinin iptal edilmesi gerektiğini, icra dairesi tarafından dosya hesabı çıkarılırken şikayetçinin sorumlu olduğu miktara takip tarihi olan 18.10.2018 tarihinden itibaren faiz işletilerek takip talebinin sınırlarının aşıldığını belirterek Konya 3. İcra Dairesinin 2018/10457 Esas sayılı dosyası kapsamında satış işlemlerine esas olmak üzere takibin durdurulmasına, 18.10.2018 tarihli icra takip talebinin ve ödeme emrinin geçerli olduğunun tespitine, 03.01.2022 tarihli şikayetçinin tüm borçtan sorumlu olduğuna dair icra tensip kararının kaldırılmasına, şikayetçinin banka hesaplarındaki hacizlerin kaldırılmasına, icra tensip kararının kaldırılarak şikayetçi yönünden talep etmiş olduğu sorumluluk sınırları içerisinde dosya hesabının yapılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Alacaklı banka vekili cevap dilekçesinde; yasal yedi günlük şikayet süresinin geçtiğini, süresinde şikayet yapılmadığından taleplerin reddinin gerektiğini, Kredi sözleşmesi ve eklerinden görüleceği üzere şikayetçinin dosya borcundan dolayı müşterek borçlu ve müteselsil kefil olmayı kabul ettiğini, takip talebinde ve ödeme emrinde müşterek borçlu müteselsil kefil olduğunun açıkça yazıldığını, şikayetçi borçlu kefalet sözleşmesini bizzat imzalamış olup sorumluluğunu bildiğini beyanla istemin reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dosyada birbiriyle ilgisiz iki ödeme emri ve takip talebi olmasının infazda tereddüt oluşturacağı ve sonradan hazırlananların geçersiz olduğu, dayanak kredi sözleşmesi ve eklerine göre şikayetçi borçlunun borçtan, müşterek ve müteselsil olarak sorumlu olup kefalet sözleşmesini bizzat imzaladığı ve sorumluluğundan da haberdar olduğu, takip başlatılma tarihinden itibaren faiz işletilecek şekilde hesap yapılmasında usulsüzlük bulunmadığı gerekçesiyle şikayetin kısmen kabul kısmen reddine, 19.10.2018 tarihli ödeme emri ile 24.01.2022 tarihli takip talebinin iptaline, 18.10.2018 tarihli takip talebi ile 18.10.2018 tarihli ödeme emirlerinin geçerliliğinin tespitine, fazlaya dair istemin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayetçi borçlu vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Şikayet dilekçesindeki itiraz sebeplerini tekrarla, faiz başlangıç tarihinin teminat mektuplarının nakde dönüşmesi ve/veya çek yapraklarının karşılıksız çıkması halinde bedellerinin ödendiği tarih olarak tespitine ve dosya güncel kapak hesabının buna göre yapılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile genel haciz yolu ile ilamsız icra takibinin konusunun bir paranın ödenmesine veya bir teminatın verilmesine ilişkin alacaklar olup henüz nakde çevrilmeyen teminat mektupları ve çek yaprakları için toplam sorumluluk bedeli olarak takipte talep edilen gayri nakdi alacağın ve ferilerinin tahsili için genel haciz yolu ile ilamsız icra takibi yapılması mümkün olmadığından, kamu düzenine aykırılıktan re’sen takibin iptali gerektiği gerekçesiyle istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, şikayetin kabulü ile takibin şikayetçi borçlu yönünden iptaline, sair itirazlar yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde karşı taraf alacaklı banka vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Takibin iptali kararının re’sen verilemeyeceği, taleple bağlılık ilkesi, sınırlı inceleme ve sınırlı sorumluluk yetkilerinin hiçe sayıldığı, istinaf mahkemesince emsal olarak sunulan karar itirazın kaldırılması şikayetine yönelik olup emsal kararda talebin üzerinde bir hüküm tesis edilmediği, istinaf mahkemesi kararının hatalı ve hukuki dayanaktan yoksun olduğu ileri sürülmüştür.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, gayri nakdi alacağa yönelik genel haciz yoluyla ilamsız takipte icra memur muamelesini şikayet istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri,
2. 2004 sayılı İİK md. 42,
3. HMK md. 26
3. Değerlendirme
Şikayet eden borçlunun şikayet dilekçesinde; 18.10.2018 tarihinde icra takiplerinin Uyap sisteminden açılmayarak fiziken açılmış olup talep ve evrakların sisteme kaydedilmediği, alacaklı taraf vekilinin imzasını taşıyan takip talebinden ve buna istinaden icra müdür yardımcısı tarafından ıslak imza ile hazırlanan ve şikayetçi borçluya tebliğ edilen ödeme emrinden sonra icra dosyası kapsamında şikayetçinin borcunu artıran ve şikayetçi aleyhine olan ikinci bir takip talebinin hazırlanamayacağı, alacaklı tarafın böyle bir talebinin de olmadığı dikkate alınarak ve şikayetçi H… Acar’ın dosya borcunun yalnızca 478.540,00 TL’sinden sorumlu iken tüm dosya borcundan sorumlu tutularak buna göre yapılan bir dizi işlemin iptali isteminden bahisle, 24.01.2022 tarihinde Uyap’a eklenen takip talebinin iptaline, 18.10.2018 tarihli icra takip talebinin ve 18.10.2018 tarihli ödeme emrinin geçerli olduğunun tespitine, 13.01.2022 tarihli şikayetçinin tüm borçtan sorumlu olduğuna dair icra tensip kararının kaldırılmasına, icra müdürlüğünün 10.02.2022 tarihli 2.635.892,30 TL üzerinden banka hesaplarına haciz konulması kararının ve şikayetçinin banka hesaplarındaki hacizlerin kaldırılmasına, 14.02.2022 tarihli dosya hesabının ve 16.02.2022 tarihli şikayetçi borçlunun takip tarihinden itibaren tüm temerrüt faizinden sorumlu olduğuna dair icra tensip kararının kaldırılarak şikayetçinin, alacaklının takip talebinde borçlu şikayetçi yönünden talep etmiş olduğu sorumluluk sınırları içerisinde dosya kapak hesabının yapılmasına ilişkin taleplerde bulunduğu ancak Bölge Adliye Mahkemesince re’sen ve talep aşılmak suretiyle teminat mektupları ve çek yaprakları için sorumluluk bedeli olarak gayri nakdi alacağın tahsili için genel haciz yoluyla ilamsız icra takibinin yapılmasının mümkün olmadığından bahisle takibin iptaline karar verildiği, yukarıda belirtildiği üzere şikayet dilekçesinde takibin iptaline ilişkin bir talep olmayıp Bölge Adliye Mahkemesince şikayet dilekçesi ve istinaf yasa yoluna başvuru dilekçesinde ileri sürülen hususlar dikkate alınarak işin esasının incelenmesi için kararın bozulması cihetine gidilmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,
Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
13.03.2023 tarihinde oy birliği ile karar verilmiştir.