İçtihatlar Kategorisine En Son Eklenenler
-
İcra dairesi süresinde satış bedelini ödemediği için ihalenin feshine sebebiyet veren ilk ihale alıcısının tamamlayıcı ihaleye katılmamasına karar verebileceği gibi adı geçenin ihaleye peşin para ile girebileceğine de karar verebilir. İcra dairesi, ilk ihale alıcısının, peşin para veya teminatla ihaleye katılmasına karar verirse; bunun bu ihaleye katılabilmesi için teminat göstermesi gerekir. Çünkü birinci alıcının, daha önceki ihalenin feshine sebebiyet verdiği gözetildiğinde, iki ihale arasındaki farktan sorumlu olması İİK’nun 133/2. maddesinde belirtilmiştir.
-
Alıcının ihale bedelini ödememesi halinde, icra müdürünün, şikayete konu satışa ilişkin ilan tarihi itibariyle uygulanması gereken İİK’nın 133/1. maddesi uyarınca ihale kararını kaldırdıktan sonra en yüksek teklifte bulunan ikinci kişinin de taşınmazı almaya razı olmaması durumunda taşınmazın tamamlayıcı ihale ile hemen artırmaya çıkartılacağının ve bu süreçte İİK’nın 134. maddesi uyarınca açılan ihalenin feshi şikayetinin sonucunun beklenmesinin gerekmeyeceğinin,
-
1447 sayılı Ticari İşletme Rehni Kanunu’nun 4. maddesi uyarınca ticarî işletme rehni sözleşmesinin, ticarî işletmenin ticaret siciline kayıtlı olduğu ticaret sicili çevresinde bulunan noter tarafından, re’sen düzenlenmesi gerektiği, mübrez rehin sözleşmesinin noter onaylaması şeklinde olduğu, taşkın haczin söz konusu olmadığı
-
Takip başladıktan sonra, takip konusu olan alacağın bir başkasına devredilmesi (temlik edilmesi) mümkündür. Dosya alacaklısının alacağı üzerine haciz konulmuş olması halinde, üzerine haciz konulan dosyada alacaklının tasarruf yetkisi sınırlanmış olduğundan; alacaklı yahut vekilince üzerine haciz konulan dosyaya haricen tahsil, feragat ve vazgeçme taleplerinde bulunulamayacaktır.
-
İİK’nın 72/5. maddesinde, menfi tespit davasının borçlu lehine sonuçlanması halinde takibin duracağı, ilamın kesinleşmesi halinde icranın eski hale iade edileceği belirtilmiş olup menfi tespit davasına ilişkin ilam kesinleşmediğinden, bu ilama dayalı olarak hacizlerin kaldırılmasına karar verilemeyeceği
-
Tehiri icra kararı almak üzere icra müdürlüğü tarafından mehil verilebilmesi için yatırılan nakdi teminat ödeme yerine geçmez ise de, borçlu tarafından yatırılan teminatın, yatırıldığı tarih itibari ile icra takip dosyası alacağını tüm fer’ileri ile birlikte karşılaması halinde, mevcut hacizlerin aşkın hale geleceği, hacizlerin devam etmesi İİK’nın 85/son maddesiyle de bağdaşmayacağından
-
İİK’nın 79. ve 85. maddelerinde icra müdürüne haciz uygulaması konusunda bir takdir yetkisi tanınmadığı ancak İcra Mahkemesi kararlarının kesin hüküm teşkil etmez ise de aynı konuda, aynı taraflar arasında ve aynı İcra Müdürlüğü ya da takip işlemi hakkında verilmeleri ve kesinleşmeleri koşuluyla sonraki şikayet yönünden birbirlerine karşı kesin hüküm teşkil edeceği,
-
Belediye Kanunu madde 15/son’da her ne kadar belediyeden borca yeter miktarda haczedilebilecek mal gösterilmesi istenir dense de, bu ifadeden sadece gösterilen bu mal üzerinde haciz yapılabilir anlamı çıkmayacağı, aksi halde Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilen bölümün bir manası kalmayacağı, belediyenin her zaman gösterilen malın borcu karşıladığı ve diğer malların haczinin taşkın haciz olduğu noktasında şikayet yoluna başvurabileceği,
-
Tehiri İcra Nedeniyle Yatırılan Teminat Sonrası Hacizlerin Kaldırılmasının İcra Mahkemesinden İstenilmesi Gerektiği
-
Belediye mallarının, belediyenin beyan edeceği mallar dışında da haczinin mümkün kılınmış olduğu, haczedilmezlik şikayetinin kabul edilmesi için, mahcuzların kamu hizmetinde fiilen kullanılması gerekli olup, kamuya tahsis kararı alınmasının sonuca etkisi bulunmadığı
-
-İtirazın İptali Davasında Yetkili Mahkemenin Belirlenmesi, -TBK 89/1’in uygulama alanı- Eser sözleşmesinden kaynaklı uyuşmazlıkta yetkili mahkeme- İtirazın iptali davası-
-
Mülkiyet karinesi-İstihkak iddiası-Üçüncü kişiye yapılan haciz-İspat külfeti-
-
Cezai şart alacakları-Fesih ve temlik sözleşmesi-Taraflara ayrı ayrı cezai şart alacağı hakkı kazandırmama durumu-İtirazın iptali davas
-
Vergi alacakları için konulan hacizlerin, haciz tarihindeki alacakla, bu alacağa satışa kadar işleyecek faizi karşılamakta dikkate alınabileceği, yani; haciz tarihinden sonra tahakkuk eden vergi alacakları ve fer’ilerinin, bu hacizden tatmin edilmesinin mümkün olmadığı-
-
Arabuluculuk anlaşmazlık tutanağı-Rıza alınmaksızın taraf değişikliği-Dilekçede tarafın yanlış gösterilmesi-Ölüm
-
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 100. maddesinde kısmi ödemelerin öncelikle faizden ve masraftan mahsup edileceği-