Bölge Adliye Mah. Kararlarıİhtiyati Haciz

İhtiyati Hacze itiraz- İncelemeye Görevli Mahkeme-

İhtiyati Hacze itiraz- İncelemeye Görevli Mahkeme-

İİK mad. 265/1 uyarınca; kendisi dinlenilmeden ihtiyati haciz kararı verilen borçlu hakkında, verilen ihtiyati haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı ‘kararı veren mahkemeye’ müracaatla itiraz edebileceği, ancak ihtiyati hacze konu alacak hakkında dava açılması, ihtiyati hacze itirazı incelemeye bu kararı veren mahkemenin görevli bulunduğuna ilişkin kuralın istisnasını teşkil ettiği (davanın açıldığı mahkemede itiraz edileceği)- İhtiyati haciz kararından sonra borçlu tarafından menfi tespit davasının dava şartı olan arabuluculuğa başvurulduğu anlaşılmakla, itirazın esas uyuşmazlığa bakan menfi tespit davasının görüldüğü dosyadan incelenmesi gerektiği-

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Alacaklı vekili ihtiyati haciz talep dilekçesinde özetle;
Borçlu/keşideci … tarafından, 03.10.2018 tanzim, 20.02.2019 vade tarihli ve düzenleme yeri İstanbul/ Beyoğlu olan 100.000 ABD doları bedelli senet tanzim edilerek müvekkiline verildiğini, söz konusu senedin vadesi geçmiş olduğu halde borçlu tarafından müvekkile hiçbir ödeme yapılmadığını, bunun yanında borçlunun mal kaçırma ve ülke değiştirme ihtimali de bulunduğunu, bu nedenlerle uygun görülecek teminat karşılığında, borçlunun borca yeter miktarda menkul, gayrimenkulleri ile 3. Şahıslardaki hak ve alacaklarının haczi ile menkullerin muhafazası için ihtiyati haciz talep etme zarureti hasıl olduğunu beyanla; müvekkilinin fazlaya ilişkin tüm talep hakları saklı kalmak kaydı ile 110.000 ABD Doları alacağının tahsilinin garanti altına alınabilmesi amacı ile; karşı tarafa ait her türlü menkul ve gayrimenkul malları, 3. kişilerdeki ve bankalardaki hak ve alacaklarının uygun bir teminat karşılığı ihtiyaten haczine karar verilmesini talep etmiştir.
Alacaklı vekilinin ihtiyati haciz talebi üzerine İlk Derece Mahkemesi’ nin 26/02/2019 tarihli ihtiyati haciz kararı ile;
” Talebin %15 teminatla kabulü ile; alacaklının borçlulardan alacağı olan 110.000 USD X 5,3139 (KUR) = 584.529,00-TL’nin tahsilinin ifasını temin bakımından, vaki isteği İ.İ.K.’nun 257.maddesi 1.fıkrasına uygun bulunmuş, alacak rehinle temin edilmemiş ve karşı tarafla üçüncü şahısların muhtemel zarar ve ziyanlarına karşı yeterli teminat da alınmış bulunduğundan, adı geçen borçluların yukarıda gösterilen malları ile alacaklarının; İcra İflas Kanunu’nda gösterilen muayyen tahditler dairesinde ihtiyaten haczine, … ” karar verilmiş ve verilen karara karşı, borçlu vekili tarafından itiraz dilekçeleri sunulmuştur. İhtiyati hacze itiraz eden vekili 05/03/2019 tarihli dilekçesinde özetle; Yerel Mahkemenin 2019/357 D. İş sayılı ihtiyati haciz dosyasından 26/02/2019 tarih 2019/385 Karar no ile ihtiyati haciz kararı alındığını, Müvekkili …’ ın kılavuz kaptan olduğunu, ihtiyati haciz talep eden şirkette 854 sayılı Deniz İş Kanunu’ na bağlı olarak çalışmaya ve limanlarda Türk ve yabancı bayraklı gemilere ilişkin kılavuzluk hizmetini ifa etmeye işe giriş tarihi itibariyle başladığını, işçinin işe alım sürecinde; iş sözleşmesinin tanzimi esnasında, kendisine baskı ile keza bir kısım geçerlilik unsuru boş tutularak sonradan doldurulmaya müsait kambiyo senedi niteliğini haiz olamayan bir matbu senet sayfası imza ettirildiğini, müvekkilinin Kadıköy … Noterliği 15/02/2019 tarihli … yevmiye numaralı ihtarname ile iş akdini sonlandıracağını bildirmesi ve devamla işe girişi esnasında işe girebilmek için ihtiyati haciz talep eden şirket tarafından tek taraflı olarak önüne sunulmuş olduğunu ve salt ad-soyad-tarih ve imza bölümlerinin müvekkili tarafından doldurulduğu, diğer kısımları tamamen boş teminat senedinin iadesini talep etmesini takiben, kötü niyetle hareket edilerek teminat amaçlı alınan senedi işten çıktığında iade edilmeyip, İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından icra takibine konu ettiklerini, söz konusu takibe yönelik ihtiyati haciz talep eden şirket ile işçi arasında yalnızca işçi-işveren ilişkisi mevcut olduğunu, işverenin kötü niyetli olduğunu belirterek müvekkili hakkında verilen ihtiyati haciz kararına itirazlarının kabulünü ve kaldırılmasını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin alacaklıya yükletilmesini talep etmiştir. İhtiyati hacze itiraz eden vekili 09/05/2019 tarihli talep dilekçesinde özetle; İhtiyati hacze konu senede dayanan icra takibi hakkında İş Mahkemesi d.iş dosyası üzerinden alacağın % 15′ inin borçlu tarafından teminat olarak tevdii edilmesi ile ihtiyati tedbir kararı verildiğini, icra takibine ihtiyati tedbir kararının uygulanması amacıyla ayrıca alacağın %100′ ünün borçlu tarafından teminat olarak tevdii edildiğini, icra takibi hakkında “Ödeme emrinin iptali ve borca itiraz” konulu İcra Hukuk Mahkemesi’ nde dava açıldığını, ihtiyati hacze konu senede ve icra takibine yönelik menfi tespit davası açıldığını, ihtiyati haciz sebebiyle müvekkilinin uğradığı maddi ve manevi zarara yönelik yasal süre içerisinde dava açılacağını, ihtiyati haciz talep eden vekili tarafından dosyaya tevdii edilen teminat mektubunun alacaklıya iade edilmesine muvafakatlerinin olmadığını, Med Marin’in bu yöndeki taleplerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ:
İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin 06/05/2019 tarih ve 2019/357 D. İş – 2019/385 Karar sayılı Ek Kararı ile;
” … ihtiyati hacze itiraz İİK 265 maddesinde düzenlenmiş olup, teminata, yetkiye ve ihtiyati haciz sebebine olmak üzere sınırlı sayıda itiraz sebepleri öngörülmüştür. İtiraz eden vekilinde her ne kadar senedin unsurlarının bulunmadığı belirtilmiş ise de mahkememizden ihtiyati haciz talep edildiğinde senedin unsurlarının tam olduğu, muaccel olduğu, üzerinde teminat senedi olduğuna dair herhangi bir açıklama bulunmadığı gibi itiraz eden tarafından da bu yönde yazılı bir belge sunulmadığı, buna göre unsurları tam olan, vadesi gelmiş ve ödenmemiş senet yönünden ihtiyati haciz şartlarının oluşmuş olduğuna, bu nedenle de verilen kararda yanlışlık bulunmadığına, itiraz edenin diğer sebeplerinin ise İİK 265 maddesinde sayılan sebeplerden bulunmadığı, yargılamaya dair itirazlar olduğu dikkate alınarak itirazlar yerinde görülmediğinden itirazın reddine, itirazın İş Mahkemesince değerlendirilmesi yönündeki talebin ise mahkememize yapılan itirazdan sonra İş Mahkemesinde dava açılmasından dolayı bu talebin de yerinde görülmediğinden itirazın mahkememizde değerlendirilmesi gerektiğine kanaat getirilmiş ve bu nedenle yerinde görülmeyen itirazın reddine … ” karar verilmesi gerektiği gerekçeleri ile;
” İtirazın reddine, … ” karar verilmiş ve verilen karara karşı, ihtiyati hacze itiraz eden vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
İhtiyati hacze itiraz eden borçlu vekili istinaf dilekçesinde özetle;
Usul Yönünden;
İhtiyati haciz kararına itiraz dilekçelerinin sunulmasından sonra ihtiyati hacze konu senet hakkında menfi tespit davası açılmış olup işbu halin ek bir dilekçe ile dosyaya dayanak tensip tutanağı ile bildirildiğini, beyan dilekçelerinde senet hakkında İstanbul 24. İş Mahkemesi’ nin 2019/214 Esas sayılı dosya üzerinden 27/03/2019 tarihinde menfi tespit davası açıldığının bildirildiğini, söz konusu menfi tespit davası açılmadan evvel de bir zorunlu dava şartı olması sebebi ile 01/03/2019 tarihinde İstanbul Arabuluculuk Bürosu’ na başvurulmakla menfi tespite yönelik yasal sürecin anılan 01/03/2019 tarihi itibariyle başlatıldığını,
İhtiyati hacze itiraz eden tarafından Menfi Tespit davası açmış olması halinde ihtiyati haciz kararına itirazın Menfi Tespit davası açılan Mahkemece değerlendirilmesi gerektiğini, Bölge Adliye Mahkemesi ve Yargıtay içtihatlarının bu yönde olduğunu, (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2018/717E-2018/625K sayılı ilamı; ) istinaf dlekçelerinde esasa yönelik itirazlarının değerlendirilmesinden önce kararın usul hukuku yönünden değerlendirilmesini ve kararın itirazlarına dayanılarak kaldırılmasını devamla davanın yeniden görülmesi için İstanbul 24. İş Mahkemesi’ nin 2019/214 Esas sayılı dosyasına gönderilmesi gerektiğini,
Esas Yönünden;
Önceki dilekçelerinde bildirmiş oldukları itirazlarını tekrarla; İİK madde 257/1’ de belirtilen ihtiyati haczin şartlarının oluşmadığı yani “Bir Para Alacağının Bulunması” ve keza “Alacağın Teminat Altında Olmaması” şartının oluşmadığını, İhtiyati haciz kararına itiraz beyanlarını yineleyen ve senedin teminat senedi olduğu, sonradan doldurulduğu iş ilişkisi kurulumu sırasında işveren tarafından baskı ile imza edildiği yönündeki savunmalarını içeren menfi tespit istemlerine ilişkin. halihazırda iş mahkemesi hakimliği tarafından “ihtiyati tedbir” kararı verildiğini, bu hususun “Bir Para Alacağının Bulunmadığı savunmalarına Karine Teşkil Etmekte ” olduğunu, ayrıca verilen ihtiyati tedbir kararı uyarınca, İstanbul 28. İş Mahkemesi 2019/3 D.iş. 2019/3 K. sayılı ve Birleşen İstanbul … İcra Müdürlüğü … E sayılı dosyalara sunulan banka teminat mektupları toplam değeri ile borcun %115’ inin teminat altına alındığını, İhtiyati haczin sebeplerinin oluşmadığını ve kambiyo senedi vasfı olmayan ve vade tarihi sonradan doldurulduğu aşikar olan borca dayanak belgenin, borçlu hilafına vade tarihi belirlenmesinin borcun vadesinin gelmediğine delalet edeceğini ve bu nedenle vadesi gelmemiş borç senedi olarak kabul edilerek değerlendirilmesi gerektiğini, İhtiyati haczin şartları gibi sebeplerinin de oluşmadığını, Yerel Mahkemenin ihtiyati haciz kararını haksız ve hukuka aykırı kabul etmesi gerekirken aksine itirazın reddi kararını istinaf ederek, esas yönünden de kararın kaldırılmasını talep ettiklerini,
İşbu dosya tahtında, gerek İhtiyati Haciz Kararında gerekse ek kararda “İhtiyati Haciz Talep Eden” yararına ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedildiğini, Menfi Tespit esas davası ile birlikte değerlendirilmesi gereken itirazları da dikkate alındığında ve her halükarda Yerel Mahkemenin vekalet ücreti takdirinde hukuka aykırılık bulunmadığını, istinaf itirazlarına binaen kaldırılması gerektiğini beyanla;
– Usul ve Esas yönünden kararın kaldırılmasına,
– İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/357 D.İş. 2019/385 K sayılı İhtiyati Hacze İtirazın Reddine İlişkin Kararın öncelikle usul yönünden kaldırılmasına, dosyanın ihtiyati hacze itirazın halli için İstanbul 24. İş
Mahkemesi 2019/214 E sayılı Menfi Tespit dosyasına gönderilmesine,
– Aksi kanaatte olunması halinde esasa yönelik, istinaf taleplerinin kabul edilmesini ve yeniden yargılama yapılarak ihtiyati hacze itirazlarının kabulüne,
– Her halükarda talepleri doğrultusunda “Menfi Tespit davası sonuna dek karşı tarafa teminatının iade olunmamasına” karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE DEĞERLENDİRME:
HMK 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise re’sen gözetilmek suretiyle yapılmıştır.
İstinaf, ihtiyati hacze itiraz üzerine talebin reddine yönelik karara yöneliktir.
…A.Ş.’ nin talebiyle … aleyhine Keşidecisi … lehdarı ….A.Ş olan 03/10/2018 tarihli 20/02/2019 vadeli 110.000,00$ bedelli bonodan dolayı İstanbul 12 ATM’ nin 26/02/2019 tarih ve 2019/357 D.İş -2019/385 K sayılı kararı ile ihtiyati haciz kararı verilmiştir. Taraflar arasında tarihi belirsiz iş sözleşmesi bulunduğu anlaşılmaktadır. …’ ın 01/03/2019 tarihinde arabuluculuğa başvurduğu, bu arada 05/03/2019 tarihinde ihtiyati haciz kararına itiraz ettiği, ondan önce İstanbul 28. İş Mahkemesinde 04/03/2019 tarihinde ihtiyati tedbir talep ettiği, mahkemenin 08/03/2019 tarih ve 2019/3 D.İş-2019/3 K sayılı değişik iş kararı ile tedbire konu bonoya dayalı olarak İstanbul … İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasında icra takibi yapıldığı gerekçesiyle İİK 72/2ye göre ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceği belirtilerek İİK’ nın 72/3.maddesine göre ihtiyati tedbir kararı verildiği, …’ ın daha sonra İstanbul 24. İş Mahkemesi’ nde 2019/214 E sayılı dosyasında menfi tespit davası açtığı anlaşılmaktadır.
…’ ın 09/04/2019 tarihli itirazı üzerine İstanbul 12 ATM’ nin 06/05/2019 tarih ve 2019/357 D. İş -2019/385 Sayılı ek kararı ile itiraz nedenlerinin İİK’ nın 265.maddesinde yazılı nedenlerden olmadığı gerekçesiyle itirazın reddine karar vermiştir.
İstinaf eden … vekili, ihtiyati haciz kararından sonra arabuluculuğa başvurulduğunu belirterek menfi tespit davası sürecinin başladığını, itirazın iş mahkemesinde değerlendirilmesi gerektiğini, senedin iş baskısı ile alındığını, senedin kambiyo senedi vasfı taşımadığını, borç olmadığını ve ihtiyati haciz şartlarının oluşmadığını öne sürmektedir.
İcra İflas Kanunu’nun 265/1. maddesi uyarınca kendisi dinlenilmeden ihtiyati haciz kararı verilen borçlu, verilen ihtiyati haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı kararı veren mahkemeye müracaatla itiraz edebilir. Ancak, ihtiyati hacze konu alacak hakkında dava açılması, ihtiyati hacze itirazı incelemeye bu kararı veren mahkemenin görevli bulunduğuna ilişkin kuralın istisnasını teşkil etmektedir. İhtiyati haciz kararından sonra borçlu tarafından menfi tespit davasının dava şartı olan arabuluculuğa başvurulduğu anlaşılmakla, itirazın esas uyuşmazlığa bakan menfi tespit davasının görüldüğü İstanbul 24. İş Mahkemesi’ nin 2019/214 E sayılı dosyasında görülmesi gerekir. Bu nedenle mahkeme kararının kaldırılmasına ve itiraz hususunda karar verilmek üzere dosyanın İstanbul 24. İş Mahkemesi’ nin 2019/214 Esas sayılı dosyasında değerlendirilmek üzere ilk derece mahkemesine iadesine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
İhtiyati hacze itiraz edenin istinaf başvurusunun KABULÜ ile; İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin 06/05/2019 tarih ve 2019/357 D. İş – 2018/385 Karar sayılı itirazın reddine dair ek kararının HMK 353/1-a/3. maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
1-Kayıtların kapatılarak, borçlunun ihtiyati hacze ilişkin itirazlarının asıl davaya bakan İstanbul 24. İş Mahkemesi’ nin 2019/214 Esas sayılı dosyasında değerlendirme yapılarak karar verilmek üzere kararı veren ilk derece mahkemesine İADESİNE,
2-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince istinaf yönünden borçlu tarafından yatırılan 121,30 TL başvuru harcının hazineye gelir kaydına, 44,40 TL karar harcının talep halinde iadesine,
3-İstinaf aşamasında borçlu tarafından sarf edilen 121,30 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile 49,4 TL tebligat/ posta masrafı olmak üzere; toplam 170,7 TL’ nin ihtiyati haciz talep eden taraftan alınarak istinaf talep eden tarafa verilmesine,
4-Artan gider avansı olması halinde yatıran tarafa iadesine,
5-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğe gönderilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 02/10/2019 tarihinde HMK 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.
13. İSTANBULBAMHD. 02.10.2019 T. 1934/1294

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu