12. Hukuk Dairesi2015 ve Öncesi YıllarTakip Açılış

İlama dayalı icra takiplerinde takip dayanağı ilamın icra emriyle birlikte dayanak ilamın borçluya gönderileceğine dair yasal bir düzenlemeye yer verilmemiştir

 

T.C.
YARGITAY
12. Hukuk Dairesi
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
Y A R G I T A Y İ L A M I

ESAS NO : 2014/13448
KARAR NO : 2014/16104

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Ankara 14. İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 03/03/2014
NUMARASI : 2014/209-2014/211

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi  tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı tarafından borçlu hakkında ilamların icrası yoluyla icra takibinde bulunulduğu, borçlu tarafından İcra Mahkemesine başvurularak sair şikayetlerin yanında, icra emrine dayanak ilam sureti eklenmediğinden bahisle icra emrinin iptalinin talep edildiği, mahkemece icra emri tebligatı içerisinde takip dayanağı belgenin bulunmadığı gerekçesi ile icra emrinin iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır.
İİK’nun 32. maddesi aynen; “para borcuna veya teminat verilmesine dair olan ilam icra dairesine verilince icra müdürü borçluya bir icra emri tebliğ eder. Bu emirde 24. maddede yazılanlardan başka hükmolunan şeyin cinsi ve miktarı gösterilir” hükmünü içermektedir. Anılan maddede icra emriyle birlikte dayanak ilamın borçluya gönderileceğine dair yasal bir düzenlemeye yer verilmemiştir. Mahkemece borçlunun bu konudaki şikayetinin reddi yerine genel haciz yoluyla yapılan takiplerde uygulanması gereken İİK’nun 58 ve 61. maddelerindeki prosüdürün gerekçe gösterilerek yazılı şekilde karar verilmesi İİK’nun 32. maddesine aykırıdır.
O halde mahkemece, borçlunun dayanak ilam suretinin gönderilmediğine ilişkin şikayetinin reddi ile diğer istemleri hakkında inceleme yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK’nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04/06/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.

 


T.C.
YARGITAY
12. Hukuk Dairesi
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
Y A R G I T A Y İ L A M I

ESAS NO : 2012/6468
KARAR NO : 2012/23523

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Gebze İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 19/12/2011
NUMARASI : 2011/899-2011/1022

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
Alacaklı tarafından borçlu hakkında ilamların icrası yoluyla icra takibinde bulunulduğu borçlu vekilince İcra Mahkemesine başvurularak icra emrine dayanak ilam sureti eklenmediğinden bahisle icra emrinin iptalinin talep edildiği, ayrıca mükerrerlik ve ilama aykırılık şikayetlerinde bulunulduğu, mahkemece icra emri tebligatı içerisinde icra emri ve takip dayanağı belgenin bulunmadığı gerekçesi ile icra emrinin iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır.
İİK.nun 32.maddesi aynen; “para borcuna veya teminat verilmesine dair olan ilam icra dairesine verilince icra müdürü borçluya bir icra emri tebliğ eder. Bu emirde 24.maddede yazılanlardan başka hükmolunan şeyin cinsi ve miktarı gösterilir” hükmünü içermektedir. Anılan maddede icra emriyle birlikte dayanak ilamın borçluya gönderileceğine dair yasal bir düzenlemeye yer verilmemiştir. Mahkemece borçlunun bu konudaki şikayetinin reddi yerine genel haciz yoluyla yapılan takiplerde uygulanması gereken İİK.nun 58 ve 61.maddelerindeki prosüdürün gerekçe gösterilerek yazılı şekilde karar verilmesi İİK.nun 32. maddesine aykırıdır. Kaldı ki borçlunun taraflarına gönderilen icra emri tebligatı içerisinde icra emri bulunmadığı yönünde bir şikayeti olmadığı gibi şikayet dilekçesi ekinde sunulan tebligat parçasından da icra emrinin borçluya gönderildiği anlaşılmaktadır. O halde mahkemece, borçlunun dayanak ilam suretinin gönderilmediğine ilişkin şikayetinin reddi ile diğer istemleri hakkında inceleme yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile ödeme emrinin iptaline karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04.07.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.

———————-

T.C.
YARGITAY
12. Hukuk Dairesi

ESAS NO : 2007/15219
KARAR NO : 2007/15307 Y A R G I T A Y İ L A M I

***************************** ****** **** ****************** ********************* ********************* ****************** *************** *************** ******************* ******* ****** **** İptali

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı tarafından borçlu hakkında ilamların icrası yoluyla icra takibinde bulunulduğu borçlu vekilince İcra Mahkemesine başvurularak icra emrine dayanak ilam sureti eklenmediğinden bahisle icra emrinin iptaline karar verilmesinin istendiği, Mahkemece de istem doğrultusunda karar verildiği anlaşılmaktadır.
İİK.nun 32.maddesi aynen; “para borcuna veya teminat verilmesine dair olan ilam icra dairesine verilince icra müdürü borçluya bir icra emri tebliğ eder. Bu emirde 24.maddede yazılanlardan başka hükmolunan şeyin cinsi ve miktarı gösterilir” hükmünü içermektedir. Anılan maddede icra emriyle birlikte dayanak ilamın borçluya gönderileceğine dair yasal bir düzenlemeye yer verilmemiştir. Mahkemece borçlunun sair şikayetlerinin incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi yerine genel haciz yoluyla yapılan takiplerde uygulanması gereken İİK.nun 61.maddesindeki prosüdürün gerekçe gösterilerek yazılı şekilde icra emrinin iptaline karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 10.09.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu