2019 Yılı2020 YılıBölge Adliye Mah. KararlarıHaciz Kaldırmaİşlem ŞikayetiYargıtay Kararları

İlamda hüküm altına alınan tedbir nafakası alacağı her ay tahakkuk edip ödenmesi gereken alacalardan olup, tedbir nafakasının sona erdiğine veya kaldırıldığına ilişkin bir karar da olmadığından, borçlunun nafaka ödeme yükümlülüğünün sona erdiği söylenemez. Bu nedenle takipte devam eden aylar bakımından maaş haczinin ve kesintilerin devamında hukuka aykırılık bulunmadığından, ilk derece mahkemesinin şikayetin reddine dair kararında isabetsizlik bulunmamaktadır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
23. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2019/130
KARAR NO : 2019/2357

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : DENİZ EMRE BARUTÇU (39806)
ÜYE : FUNDA KÖSE AYDAR (40967)
ÜYE : MUSTAFA SAFFET ÇAKAR (107343)
KATİP : ŞİMAL KARABATAK (243049)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL 9. İCRA HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/11/2018
NUMARASI : 2018/859 Esas – 2018/942 Karar

DAVACI/ BORÇLU : MEHMET ŞENGÜL – T.C. Kimlik No: 33682772682
VEKİLİ : Av. SEVİL AKINCI – Ünalan Mah. Emaar Square Sitesi, Heights Blok, K.6, D.604 Üsküdar/ İSTANBUL
DAVALI/ ALACAKLI : EBRU ÖZTÜRK ŞENGÜL – T.C. Kimlik No: 48574162748
VEKİLİ : Av. DEVRİM KAAN KENDİRLİ – Tercüman Sitesi A-7 Blok K:2 D:11 Cevizlibağ Zeytinburnu/ İSTANBUL
DAVANIN KONUSU : Şikayet

KARAR TARİHİ : 02/12/2019
KARAR YAZIM TARİHİ : 02/12/2019

Yukarıda ayrıntıları belirtilen mahkeme kararının süresi içinde istinafen incelenmesi davacı tarafından talep edilmekle, görevlendirilen Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonucunda duruşma açılmaksızın gereği görüşülüp düşünüldü:
Davacı/borçlu vekili dilekçesinde özetle; müvekkili hakkında birikmiş nafaka alacağı ve devam eden aylara ilişkin nafaka alacağı için ilamlı takip başlatıldığını, 18.07.2018 tarihinde maaşının cari aylık 6.000-TL nafakanın tamamı, birikmiş nafaka için ise 1/4’ünün haczine karar verildiğini, takip konusu borcun 10.09.2018 tarihinde ödendiğini, bu tarih itibariyle borç kalmadığını, bunun üzerine aylık nafaka ve birikmiş nafaka alacağından dolayı konulan haczin kaldırılmasını talep ettiklerini, ancak icra müdürlüğünün işleyecek nafaka bakımından nafakanın kaldırılmasına ilişkin bir karar ibraz edilmediği gerekçesi ile maaş haczinin kaldırılması talebinin reddedildiğini, henüz muaccel olmamış bir borçtan dolayı müvekkilinin maaşı üzerindeki haczin devamının hukuka ve kanuna aykırılık teşkil ettiğini beyan ederek icra müdürlüğünün 12.09.2018 tarihli maaş haczinin kaldırılması talebinin reddine ilişkin kararının kaldırılmasına karar verilmesine talep etmiştir.

İlk derece mahkemesi dosya üzerinden yaptığı inceleme sonucunda; takibe konu alacağın nafaka alacağı olması, takip talebinde takip tarihinden sonra her ay işleyecek tedbir ve iştirak nafakasının talep edilmiş olması ve bu nafakanın kaldırıldığına dair bir mahkeme ilamının bulunmaması nedeniyle şikayete konu icra müdürlüğü kararında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı gerekçesi ile şikayetin reddine karar vermiştir.
Davacı/borçlu vekili istinaf dilekçesinde; şikayet dilekçesinde saydığı nedenlerle kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
Takip dosyası içeriğinden; davalı alacaklının boşanma ilamında hükmedilen birikmiş tedbir nafakası alacağı ile aylık 6.000-TL devam eden aylar tedbir nafakasının tahsili istemi ile takip başlattığı, takibin kesinleşmesi üzerine borçlunun maaşına cari nafakanın tamamı, birikmiş nafaka alacağı için ise 1/4 oranında haciz konulduğu, kesintiler devam ederken borçlunun 10.09.2018 tarihli dosya borç hesabına göre bu tarihe kadar birikmiş tüm nafaka borcunu ödediği ve hacizlerin fekkini talep ettiği, icra müdürlüğünce borçlunun devam eden aylar nafakası için konulan haciz dışında diğer tüm hacizlerin kaldırıldığı, bunun üzerine cari nafaka alacağı yönünden konulan haczin de kaldırılmasını talep etmesi üzerine, icra müdürlüğünün 12.09.2018 tarihli kararı ile talebin reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Alacaklı takipte birikmiş nafaka alacağı yanında devam eden aylar nafakasını da talep etmiştir. Borçlunun 10.09.2018 tarihli ödemesi ise o tarihe kadar birikmiş ve tahakkuk etmiş nafaka ödemelerine ilişkindir. İlamda hüküm altına alınan tedbir nafakası alacağı her ay tahakkuk edip ödenmesi gereken alacalardan olup, tedbir nafakasının sona erdiğine veya kaldırıldığına ilişkin bir karar da olmadığından, borçlunun nafaka ödeme yükümlülüğünün sona erdiği söylenemez. Bu nedenle takipte devam eden aylar bakımından maaş haczinin ve kesintilerin devamında hukuka aykırılık bulunmadığından, ilk derece mahkemesinin şikayetin reddine dair kararında isabetsizlik bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle; istinaf sebeplerine bağlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılan inceleme neticesinde, ilk derece mahkemesinin kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğundan davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.

H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1. bendi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gerekli olan 44,40-TL istinaf karar harcından peşin alınan 35,90-TL’nin mahsubuna ve 8,50-TL bakiye harcın davacıdan Hazine yararına tahsiline,
3-Davacı tarafından yapılan istinaf giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından davalı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme ve müzakere neticesinde HMK’nın 361/1. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.02/12/2019

YARGITAY KARARI

T.C.
YARGITAY
12. Hukuk Dairesi
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
Y A R G I T A Y İ L A M I

ESAS NO : 2020/549
KARAR NO : 2020/8677

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi
TARİHİ : 02/12/2019
NUMARASI : 2019/130-2019/2357

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 5311 Sayılı Kanun ile değişik İİK’nin 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 Sayılı HMK’nin 370. maddeleri uyarınca ONANMASINA, alınması gereken 54,40 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline, 15/10/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu