12. Hukuk Dairesi 2021/5716 E. , 2021/10784 K.
“İçtihat Metni”
MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Genel haciz yoluyla ilamsız takipte borçlunun itirazı üzerine duran takipte alacaklının itirazın kaldırılması istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece itirazın kaldırılmasına karar verildiği, kararın istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kabulü ile borçlunun vekili varken borçlu asile ödeme emri tebliğ edildiğinden yasal sürelerin başlamayacağı, borçlunun icra dairesine yaptığı itirazın sonuç doğurmayacağı gerekçesi ile itirazın kaldırılması isteminin reddine karar verildiği, kararın alacaklı vekili tarafından temyiz edildiği görülmüştür.
Somut olayda; … Anadolu 19. İcra Müdürlüğü’nün 2018/ 15623 Esas sayılı takip dosyası ile borçlu hakkında … Anadolu 9. Aile Mahkemesinin 2017/1046 Esas sayılı dosyasından verilen 22/12/2017 tarihli ara kararında, borçlu ve müşterek çocuklar lehine hükmedilen nafaka alacağının tahsili talebi ile başlatılan icra takibinde, ödeme emrinin borçlu asile 04.08.2018 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu tarafından 10/08/2018 tarihinde icra müdürlüğüne verilen itiraz dilekçesinde sair itirazları ile birlikte, icra takibine dayanak mahkeme kararında vekil ile temsil edildiğini, ödeme emrinin vekiline tebliği gerekirken kendisine tebliğinin usulsüz olduğunu ileri sürerek icra takibine yasal süresinde itiraz ettiği, icra müdürlüğünce icra takibinin durdurulmasına karar verildiği, alacaklının icra müdürlüğüne sunduğu 17/10/2018 tarihli talep dilekçesi ile borçlu vekili Av. …’a ödeme emri tebliğ edilmesi talebinde bulunduğu, icra müdürlüğünün 30/10/2018 tarihli kararı ile borçlu asilin yasal sürede itirazı üzerine icra takibinin durdurulduğu,durmuş takipte yeniden ödeme emri gönderilmesinin mümkün olmadığı gerekçesi ile alacaklı vekilinin talebinin reddine karar verildiği, alacaklının anlaşmazlığı ve takibi sürdürme iradesi göstererek süresinde icra hukuk mahkemesinden itirazın kaldırılması talebinde bulunduğu görülmüştür.
İİK ‘nun 62/1. maddesinde; “İtiraz etmek isteyen borçlu, itirazını, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecburdur” hükmü yer almaktadır.
7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 11, Avukatlık Kanunu’nun 41 ve HMK’nun 73, 81, 82 ve 83. maddeleri gereğince vekil ile takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılması zorunludur.
Her ne kadar; icra takibine dayanak 22/12/2017 tarihli ara kararın tesis edildiği … Anadolu 9. Aile Mahkemesinin 2017/1046 Esas sayılı dosyasına borçlu vekili olarak Av. …………’ın takip tarihinden önce 12/02/2018 tarihinde cevap dilekçesi sunduğu görülmüş ise de, adı geçen ara kararın başlığında davalı hanesinde sadece borçlu asilin adının yazılı olduğu, vekile ilişkin bir bilginin yer almadığı, … Anadolu 19. İcra Müdürlüğü’nün 2018/ 15623 Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde de, icra takibine itirazın ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal süresinde borçlu asil tarafından yapıldığı, borçlunun vekille temsil edildiğine dair bir vekaletnamenin icra takip dosyasına ibraz edilmediği anlaşılmakla ödeme emrinin borçlu asile çıkarılıp tebliğ edilmesinde yukarıda bahsedilen hükümlere aykırılık bulunmamaktadır.
Bu durumda, ödeme emrinin borçlu asile tebliğinden itibaren yedi gün içinde icra takibine itirazını icra dairesine bildirdiği ve alacaklının da anlaşmazlığı ve takibi sürdürme iradesinin mevcut olduğu anlaşılmakla borçlunun icra takibine itirazı geçerli olup takibin durdurulduğu da dikkate alındığında alacaklının itirazın kaldırılmasını istemekte hukuki yararı vardır.
O halde, Bölge Adliye Mahkemesince, alacaklının itirazın kaldırılması isteminin esasının incelenerek oluşacak sonuca göre olumlu ya da olumsuz karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup, bölge adliye mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile, … Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi’nin 10.03.2021 tarih ve 2020/1558 E. – 2021/824 K. sayılı kararının yukarıda yazılı nedenlerle, 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK’nun 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nun 373/2. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 30/11/2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.