T.C.
YARGITAY
12. Hukuk Dairesi
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
Y A R G I T A Y İ L A M I
ESAS NO : 2016/22349
KARAR NO: 2017/14530
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Kütahya İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 10/03/2016
NUMARASI : 2014/133-2016/86
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin borçlunun tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Alacaklı tarafından bonoya ve ihtiyati haciz kararına dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile başlatılan icra takibinde borçlunun icra mahkemesine başvurarak; Kütahya 4. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2013/458 E. – 2014/38 K. sayılı ilamı ile kambiyo şikayeti nedeniyle takip iptal edildiğinden ihtiyati haciz kararının kendiliğinden kalktığını ileri sürerek, hacizlerin fekki talebinin reddine ilişkin memurluk işleminin kaldırılmasına karar verilmesini talep ettiği, mahkemece, alacaklı tarafından Kütahya 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2015/134 E. sayılı dosyasında alacak davası açıldığı gerekçesi ile şikayetin reddine karar verildiği görülmektedir.
Kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile yapılan icra takibinde borçlu yasal süre içinde imzaya veya borca itiraz ederse, İİK’nun 170/3 ve 169a/5. maddeleri gereğince takip durur.İtirazın kabulü kararının kesinleşmesi, takibin iptali sonucunu doğurur ve hacizler kalkar.
İİK.’nun 264/2. maddesinde; ”İcra takibinde, borçlu ödeme emrine itiraz ederse bu itiraz hemen alacaklıya tebliğ olunur. Alacaklı, tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde icra mahkemesinden itirazın kaldırılmasını istemeye veya mahkemede dava açmaya mecburdur. İcra mahkemesi, itirazın kaldırılması talebini reddederse, alacaklının kararın tefhim veya tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dava açması lazımdır” hükmü yer almaktadır.
Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapılan takiplerde, itirazın kaldırılması ve itirazın iptaline ilişkin başvuru yolu olmadığından İİK’nun 264/2. maddesinde belirtilen prosedürün uygulanması olanağı yoktur. Ancak, icra mahkemesince İİK’nun 170/a maddesi gereğince takip iptal edilirse, İİK’nun 264/2. maddesinin son cümlesi kıyasen uygulanmalıdır. Yani, alacaklı, icra mahkemesinin takibin iptali kararının kendisine tefhim veya tebliğinden itibaren yedi gün içerisinde genel haciz yolu ile takip yaparsa veya genel mahkemede alacak davası açarsa, ihtiyati haciz geçerli kalmakta devam eder (Prof. Dr. Baki Kuru, İcra ve İflas Hukuk El Kitabı, 2013 baskı, s;1070)
Somut olayda, Kütahya 4. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2013/458 E. – 2014/38 K. sayılı dosyasında takibin iptali kararının 13.02.2014 tarihinde alacaklı vekiline tefhim edildiği, alacaklının Kütahya 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2015/134 E. – 2017/119 K. sayılı dosyasında 04.03.2015 tarihinde alacak davası açtığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda İİK’nun 264/2. maddesinin son cümlesinde belirtilen 7 günlük süre içinde alacak davası açılmadığından ihtiyati hacizlerin kalktığının kabulü gerekir.
O halde mahkemece, şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK’nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23.11.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.