12. Hukuk Dairesi2023 YılıMenfi Tespit

Menfi tespit davasının reddine karar verilmesi ile ihtiyati tedbirin kaldırılmasına dair hüküm kurulması aranmadan tedbirin kendiliğinden kalkacağı ve İcra Müdürlüğü’nün ihtiyati tedbirin nihai kararın kesinleşmesine kadar devam edeceğine ilişkin kararının yasaya aykırı olduğu-

Menfi tespit davasının reddine karar verilmesi ile ihtiyati tedbirin kaldırılmasına dair hüküm kurulması aranmadan tedbirin kendiliğinden kalkacağı ve İcra Müdürlüğü’nün ihtiyati tedbirin nihai kararın kesinleşmesine kadar devam edeceğine ilişkin kararının yasaya aykırı olduğu-

I. DAVA

Alacaklı icra mahkemesine başvurusunda; menfi tespit davasının alacaklı lehine neticelenmesi durumunda ihtiyati tedbir kararının kalkacağı, İcra Müdürlüğü’nün yasaya aykırı vermiş olduğu ihtiyati tedbirin nihai kararın kesinleşmesine kadar devam edeceğine ilişkin kararı hakkındaki şikayetlerinin kabulü ile dosya mevcudunda bulunan teminat mektuplarının paraya çevrilerek kendilerine ödenmesi ile bakiye kısım kalması halinde haciz işlemlerinin devamına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Borçlu cevap dilekçesinde; ihtiyati tedbir kararının etkisinin, aksi belirtilmediği takdirde, nihai kararın kesinleşmesine kadar devam edeceğini, menfi tespit ilamının kesinleşmemiş olduğu, devam eden ihtiyati tedbir kararı gereği davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararında; mahkemece menfi tespit davasının reddine karar verilmesi ile tedbirin kaldırılmasına dair hüküm kurulması aranmaksızın İİK’nın 72/4. maddesi gereği tedbirin kendiliğinden kalktığı, icra dairesinin tedbirin devam etmesi gerekçesi ile verdiği ret kararının usule uygun olmadığı belirtilerek şikayetin kabulüne, Konya 4. İcra Dairesinin 2020/5010 Esas sayılı dosyasından verilen 27.04.2022 tarihli ret kararının kaldırılmasına, talep gibi işlem yapılmasına, karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde borçlu istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Borçlu istinaf başvurusunda; menfi tespit davası sonunda Konya 3. Asliye Ticaret Mahkemesince tedbirin kaldırıldığına dair bir karar verilmediği, buna göre HMK’nun 397/2 gereği karar kesinleşinceye kadar tedbirin devam ettiğini ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; alacaklı vekili tarafından icra müdürlüğünün teminat olarak sunulan banka teminat mektubunun paraya çevrilmesine yönelik talebinin kabulüne karar verilmesi gerekirken icra müdürlüğünce somut olayda uygulanma imkanı bulunmayan İİK’nın 397/2 maddesi gerekçe gösterilerek reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bu işleme yönelik şikayetin ilk derece mahkemesince kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı, bu nedenle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu belirtilerek istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde borçlu temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Borçlu temyiz başvurusunda; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması ve davanın kabulüne karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık takip alacaklısının icra müdürlüğünün işleminin iptali talebine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

İİK’nın 72/2.,72/4 maddeleri

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup borçlunun temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK’nun 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Alınması gereken 179,90 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

22.05.2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

12. HD. 22.05.2023 T. E: 2022/11521, K: 3572

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu