12. Hukuk Dairesi 2016/5797 E. , 2016/11634 K.
“İçtihat Metni”
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
Borçlu … tarafından satış ilanının usulüne uygun tebliğ edilmediği ve sair fesih nedenleri ileri sürülerek ….. İli …… İlçesi 533 Ada 420 Parsel ve aynı yer 118 Ada 132 Parsel sayılı taşınmaz ihalelerinin feshi talep edilmiş, mahkemece tebliğin usulüne uygun yapıldığı ve ihalenin usule uygun olduğu gerekçesi ile istemin reddine ve borçlu aleyhine para cezasına hükmedilmiştir.
7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun “Aynı konutta oturan kişilere veya hizmetçiye tebligat” başlıklı 16. maddesinde ve Tebligat Yönetmeliği’nin 25. maddesinde; “Kendisine tebliğ yapılacak şahıs adresinde bulunmazsa tebliğ kendisi ile aynı konutta oturan kişilere veya hizmetçilerinden birine yapılır” düzenlemesi yer almaktadır. Mevcut düzenleme karşısında öncelikle kendisine tebliğ yapılacak şahsın adreste bulunmadığı tespit edilerek mazbataya yazılmalı, daha sonra aynı konutta oturan kişilere veya hizmetçilerinden birine tebligat yapılmalıdır.
Somut olayda borçlunun adresine çıkartılan satış ilanına ilişkin tebligat, 10.4.2015 tarihinde, muhatap tarlada olduğundan aynı konutta imzaya ehil babası İbrahim Yalçın’a tebliğ edilmiş olmakla şeklen Tebligat Kanunu’nun 16. maddesine uygun olarak yapılmış ise de; HGK’nun 07/04/1982 tarih ve 1377-337 sayılı kararında da benimsendiği üzere, tebligat parçasında yazılı olan hususun aksi her türlü delille ispatlanabilir.
Şikayetçi borçlu, 02.6.2015 tarihli şikayet dilekçesinde, tebligatı alan babası ….. ile birlikte aynı çatı altında yaşamadığını ileri sürdüğüne göre, mahkemece bu konuda herhangi bir araştırma yapılmadan karar verilmesi isabetsiz olduğu gibi, mahkeme kararının gerekçe kısmında yazılı, borçlu ile satış ilanı tebligatını alan babasının aynı apartmanda yaşamasının, “aynı konutta oturma” olarak kabulü, yerinde değildir.
O halde, mahkemece borçlunun ileri sürdüğü babası ile aynı çatı altında oturup oturmadığı iddiasının tarafların delilleri toplanmak ve gerekirse kolluk marifetiyle araştırılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK’nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.