12. Hukuk Dairesi2021 YılıNafaka Alacaklarına İlişkin İcra TakipleriNafaka Hükümlerine Uymamak

Şikâyet tarihi itibariyle boşanma ilâmı ve bununla hükmedilen iştirak nafakasına dair ilâmın kesinleşmiş olduğunun, eşe ve çocuklara önceki ilâmla verilmiş olan tedbir nafakasının boşanma ilâmının kesinleşmesi ile son bulacağının (4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 197-169. maddeleri), bu ilâma dayanılarak yapılmış ek bir talep ve gönderilmiş yeni bir icra emri bulunmadığının, iştirak ve yoksulluk nafakasına dönüşen tedbir nafakasının İcra Müdürlüğünce tahsilinin ise ancak kesinleşen kararın ayrıca takibe konulması veya aynı dosya üzerinden yeni talep açılarak buna ilişkin icra emrinin tebliğiyle mümkün olacağının

12. Hukuk Dairesi         2021/10935 E.  ,  2021/11691 K.

“İçtihat Metni”

Nafaka hükümlerine uymamak suçundan sanık …’ın, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 344/1. maddesi gereğince 3 aya kadar tazyik hapsi cezası ile cezalandırılmasına dair Arhavi İcra Ceza Mahkemesinin 19/02/2020 tarihli ve 2020/2 esas, 2020/7 sayılı kararı aleyhine … Bakanlığı’nın 08/06/2021 gün ve 94660652-105-08-17281-2020-Kyb sayılı kanun yararına bozma istemini içeren yazısı ekindeki dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 06/07/2021 gün ve KYB- 2021/84208 sayılı ihbarnamesi ile Dairemize gönderilmekle okundu.
Anılan ihbarnamede;
Dosya kapsamına göre, davacı … ile davalı … arasında görülmekte olan boşanma davasının 25/12/2015 tarihli ara kararı ile müşterek çocuklar lehine tedbir nafakasına hükmedildiği, bozma sonrası yeniden yapılan yargılama sonucunda nafaka alacağının dayanağını oluşturan Arhavi Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/232 esas sayılı dosyasının boşanma ile sonuçlandığı ve müşterek çocuklar lehine dava süresinde hükmedilen tedbir nafakasının hüküm kesinleştikten sonra iştirak nafakasına dönüşmesine ilişkin Arhavi Aile Mahkemesinin 23/01/2019 tarihli ve 2018/232 esas, 2019/6 sayılı kararının Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 01/07/2019 tarihli ve 2019/3405 esas, 2019/7838 karar sayılı ilamıyla onanarak kesinleştiği, benzer bir konuya ilişkin olarak Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 18/02/2013 tarihli ve 2012/14143 esas, 2013/1624 sayılı kararında da değinildiği üzere, şikâyet tarihi itibariyle boşanma ilâmı ve bununla hükmedilen iştirak nafakasına dair ilâmın kesinleşmiş olduğunun, eşe ve çocuklara önceki ilâmla verilmiş olan tedbir nafakasının boşanma ilâmının kesinleşmesi ile son bulacağının (4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 197-169. maddeleri), bu ilâma dayanılarak yapılmış ek bir talep ve gönderilmiş yeni bir icra emri bulunmadığının, iştirak ve yoksulluk nafakasına dönüşen tedbir nafakasının İcra Müdürlüğünce tahsilinin ise ancak kesinleşen kararın ayrıca takibe konulması veya aynı dosya üzerinden yeni talep açılarak buna ilişkin icra emrinin tebliğiyle mümkün olacağının anlaşılması karşısında, müşteki tarafından boşanma davasının kesinleşmesiyle tedbir nafakasının iştirak nafakasına çevrilmesine yönelik 26/12/2019 tarihli talepte bulunduğu, iştirak nafakasına ilişkin verilen karara dair açılmış bir icra takibi bulunmadığı, yeni bir talep açılmayarak buna ilişkin icra emrinin sanığa gönderilmediği anlaşılmakla, sanığa isnat edilen suçun oluşmadığı nazara alınmadan, beraati yerine yazılı şekilde mahkûmiyetine karar verilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla gereği görüşülüp düşünüldü;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname içeriği yerinde görüldüğünden Arhavi İcra Ceza Mahkemesinin 19/02/2020 tarihli ve 2020/2 esas, 2020/7 sayılı kararının CMK’nın 309/4-d maddesi uyarınca BOZULMASINA, sanık hakkında nafaka borcunun ihlali eyleminden dolayı hükmolunan tazyik hapsinin kaldırılmasına, bu eylemle ilgili olarak sanık hakkında tazyik hapsi infaz edilmekte ise salıverilmesine; 21/12/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Related Articles

Back to top button