T.C.
YARGITAY
12. Hukuk Dairesi
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
Y A R G I T A Y İ L A M I
ESAS NO : 2023/8976
KARAR NO: 2024/6493
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi
TARİHİ : 31/10/2023
NUMARASI : 2022/3490-2023/2740
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Borçlunun icra mahkemesine başvurarak meskeniyet şikayetinde bulunduğu, İlk Derece Mahkemesince, davanın reddine, taşınmazın 420.000,00 TL’den aşağı olmamak üzere satılmasına karar verildiği, borçlu davacının istinaf yoluna başvurması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına, davacının meskeniyet şikayetinin kabulüne, taşınmaza konulan 27/07/2021 tarihli haczin kaldırılmasına karar verildiği, alacaklı davalının temyiz yoluna başvurduğu görülmüştür.
Borçlunun daha önce ipotek ettiği taşınmazı hakkında sonradan haczedilmezlik şikayetinde bulunabilmesi için ipoteğin konut kredisi, esnaf kredisi, zirai kredi gibi zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olması gerekir. Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi, bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller ise de, haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmesi halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir.
Somut olayda, takip dosyasından borçlunun şikayete konu taşınmazı üzerine 27/07/2021 tarihinde haciz konulduğu, haciz tarihinden önce, diğer borçlu şirket lehine ipotek verildiği, ipoteğin ticari kredi nedeni ile, doğmuş ve doğacak borçlar için 12/06/2012 tarihinde tesis edildiği, bankadan gelen cevaba göre taşınmaz kaydında aktif teminat kaydı bulunduğu ve herhangi bir fek işlemi yapılmadığının belirtildiği, haciz tarihinden evvel ipotek borcunun ödenmediği, şikayetçi borçlunun şikayet konusu taşınmaza ilişkin ihtiyari ipotek tesis ederek meskeniyet şikayetinden vazgeçtiği anlaşılmıştır.
O halde, şikayete konu taşınmaz üzerinde hacizden önce tesis edilen ve haciz tarihi itibari ile ipoteğe bağlı borcu ödenmeyen, zorunlu olmayan (iradi) ipoteğin mevcut olduğu anlaşılmakla, borçlu meskeniyet şikayetinden vazgeçmiş sayılacağından şikayetin bu nedenle reddi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Alacaklının temyiz isteminin kabulü ile yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK’nun 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nun 373/1. maddesi uyarınca, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesinin 31.10.2023 tarih ve 2022/3490 E. 2023/2740 K. sayılı kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 25.06.2024 gününde oy birliğiyle karar verildi