12. Hukuk Dairesi2023 YılıKambiyo Senetlerine Özgü Haciz YoluTakip Açılış

Takibe konu senedin ciro yolu ile davalıya devredildiği, 6102 sayılı TTK uyarınca nama yazılı senedin alacağın temliki suretiyle devredilmesi gerektiği, takibe konu senedin alacağın temliki suretiyle devredilmeyerek ciro yolu ile devredilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan davalının takibe konu senet yönünden yetkili hamil olmadığının ve davacıya karşı kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte bulunamayacağının kabulü gerekeceği-

Takibe konu senedin ciro yolu ile davalıya devredildiği, 6102 sayılı TTK uyarınca nama yazılı senedin alacağın temliki suretiyle devredilmesi gerektiği, takibe konu senedin alacağın temliki suretiyle devredilmeyerek ciro yolu ile devredilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan davalının takibe konu senet yönünden yetkili hamil olmadığının ve davacıya karşı kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte bulunamayacağının kabulü gerekeceği-

I. DAVA

Davacı dava dilekçesinde; imzaya itiraz ile birlikte dayanak senedin kambiyo vasfı taşımadığını, alacaklının takip hakkı bulunmadığını, takip dayanağı senedin nama yazılı senet olduğunu, nama yazılı senetlerin ancak yazılı bir devir beyanı ve zilyetliğin devri ile devredilebileceğini, bu husus gözetilmeden yapılan devir sonucu takip başlatılamayacağını, müvekkilinin takibin dayanağı olan senette keşideci olduğunu, yazılı bir devrin gerçekleşmesi için keşideci olan borçlunun rızasının alınması gerektiğini ileri sürerek takibin iptalini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde, davanın reddini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 14.07.2021 tarih 2021/334 E -2021/600 K sayılı kararıyla; Bölge Adliye Mahkemesinin, Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin 2019/556 Esas sayılı dosyası getirtilerek borçlunun dava dilekçesindeki” 60 adet senedi tabiri caizse usulen paraflamıştır” beyanının mahkeme içi ikrar olarak değerlendirip değerlendirilemeyeceği noktasında inceleme yapılmak üzere İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesi kararı üzerine mahkemece, menfi tespit dava dilekçesindeki beyan borçlu aleyhine mahkeme içi ikrar kabul edilerek davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde alacaklı ve borçlu vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 30.09.2021 tarih ve 2021/2742 E- 2021/2492 K sayılı kararıyla; imzaya itirazın menfi tespit davasındaki ikrar karşısında yasal zeminde olmadığı gerekçesi ile davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde alacaklı ve borçlu vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

2.Dairemizin 15.09.2022 tarihli ve 2022/1964 E 2022/8900 K sayılı kararı ile; alacaklının temyiz başvurusu, uyuşmazlık konusu değerin kesinlik sınırını geçmediği Bölge Adliye Mahkemesi Kararının temyiz kabiliyeti bulunmadığı gerekçesi ile reddedilmiştir.

Borçlunun temyiz başvurusu, takip dayanağı senedin nama yazılı olarak düzenlendiği, buna rağmen lehtar tarafından kaşe basılıp imzalanmak suretiyle yapılan cironun beyaz ciro olup bu devirin alacağın temliki niteliği taşımadığı, takip alacaklısı lehtar olmadığından yetkili hamil olmadığı, alacaklının takip hakkı bulunmadığından takibin iptaline karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile kabul edilerek Bölge Adliye Mahkemesi Kararı kaldırılarak İlk Derece Mahkemesi kararı bozulmuştur.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile usul ve yasaya uygun bozma ilamına uyulmasına karar verilerek yargılamaya devam edilmiş, takibe konu senedin ciro yolu ile davalıya devredildiği, 6102 sayılı TTK uyarınca nama yazılı senedin alacağın temliki suretiyle devredilmesi gerektiği, takibe konu senedin alacağın temliki suretiyle devredilmeyerek ciro yolu ile devredilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan davalının takibe konu senet yönünden yetkili hamil olmadığı ve davacıya karşı kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte bulunamayacağı gerekçesi ile davanın kabulü ile davacı yönünden takibin iptaline karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekilince; Kıymetli evrakların aksine bir kayıt taşımadıkça yasa gereği emre yazılı senet sayıldığı, bu senetler üzerine ciranta tarafından konulan ciro edilemeyeceği kaydı senedi nama yazılı bir kambiyo senedi haline getirmez ise de keşideci tarafından konulan ciro edilemeyeceği kaydının senedi nama yazılı hale getireceği, takip konusu senette keşideci tarafından açıkça emre yazılı olmadığının ve ciro edilemeyeceği kaydı konulmadığı, senedin kanunen emre yazılı senet olduğu iddiaları ile kararın bozulması talep edilmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte imzaya itiraz ile nama yazılı senetlerin ciro yolu ile devredilemeyeceği iddiasına dayalı takibin iptali istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 654,778 vs maddeleri ile 2004 sayılı İİK hükümleri

3. Değerlendirme

1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Alacaklı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Alınması gereken 179,90 TL temyiz harcından evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

14.02.2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

12. HD. 14.02.2023 T. E: 2022/13770, K: 819

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu