2017 Yılı8. Hukuk DairesiFaiz

Takip dayanağı ilk ilamın bozulması üzerine, bozmaya uyularak verilen ilamda alacaklı lehine daha düşük avukatlık ücreti alacağına hükmedilmişse de, ilama bağlanan avukatlık ücreti alacağı ilk karar tarihinde muaccel olduğundan, faizin de ilk karar tarihinden itibaren istenebileceği-

Takip dayanağı ilk ilamda alacaklı lehine faize ilişkin bir hüküm kurulmadığından ancak karar tarihinden itibaren faiz istenebileceği- Takip dayanağı ilk ilamın bozulması üzerine, bozmaya uyularak verilen ilamda alacaklı lehine daha düşük avukatlık ücreti alacağına hükmedilmişse de, ilama bağlanan avukatlık ücreti alacağı ilk karar tarihinde muaccel olduğundan, faizin de ilk karar tarihinden itibaren istenebileceği-

Borçlu vekili, takip dayanağı ilamın Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nin 2009/6718 Esas, 2011/1624 Karar sayılı ilamı ile bozulduğunu, bozmadan sonra verilen kararın Antalya 1. İcra Müdürlüğünün 2014/1818 esas sayılı dosyası ile takibe konulduğunu, açılan takip nedeni ile bozma öncesi yapılan Antalya 9. İcra Müdürlüğü’nün 2009/2735 esas sayılı takibin konusuz kaldığını ve işlemden kaldırılması gerekirken bu dosyadan işlem yapılmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, ayrıca şikayete konu olan Antalya 9. İcra Müdürlüğünün 2009/2735 esas sayılı dosyasında avukatlık ücretine fazla faiz işletildiğini, bozma ilamından sonra kendilerine herhangi bir muhtıra gönderilmeden haciz işlemine devam edildiğini, İcra Müdürlüğü’nden ilk takibin konusuz kaldığı için işlemden kaldırılmasını ve faizin bozmadan sonra verilen karar tarihinden itibaren işletilmesini talep ettiklerini ancak taleplerinin reddedildiğini belirterek Antalya 9. İcra Müdürlüğü’nün vermiş olduğu ret kararının iptalini talep etmiştir.

Alacaklı vekili, bozma sonrası kararın sehven Antalya 1. İcra Müdürlüğü’nün 2014/1818 esas nolu dosyası ile tekrar icraya konulduğunu, ancak hatanın fark edilmesi üzerine takipten vazgeçtiklerini, aynı alacağa ilişkin iki takibin söz konusu olmadığını, icra müdürlüğünce de güncel borç miktarı hesaplanarak haciz müzekkeresi talebinin Antalya 9. İcra Müdürlüğü’nün 2009/2735 esas sayılı dosyasından talep edildiğini, İcra Müdürlüğü’nce yapılan işlemin usul ve yasaya uygun olduğunu beyan etmiş, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

Mahkemece, asıl alacak olarak takibe konulan mahkeme vekalet ücretine son mahkeme karar tarihi olan 26/12/2013 tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerektiği gerekçesiyle şikayetin kabulüne, vekalet ücreti alacağına ilişkin faizin Manisa 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2012/197 esas, 2013/507 karar sayılı ilamının karar tarihi olan 26/12/2013 tarihi esas alınarak hesaplanmasına karar verilmiş olup hüküm alacaklı vekilince temyiz edilmiştir.

Somut olayda; takip dayanağı ilk ilam olan Manisa 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 21.07.2009 tarih 2007/193 Esas ve 2009/301 Karar sayılı ilamında alacaklı lehine 414,74 TL yargılama gideri ve 11.966,19 TL avukatlık ücretine hükmedildiği faize ilişkin bir hüküm kurulmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda ancak karar tarihinden itibaren faiz istenebilir (HGK’nun 05.04.2000 tarih ve 2000/12-739 E. – 2000/746 K. HGK’nun 05.04.2001 tarih ve 2001/2-565 E.). Takip dayanağı ilk ilam, Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nin 2009/6718 Esas, 2011/1624 Karar sayılı ilamı ile menfi tespit zararının hesaplama şekli yönünden bozulmuştur. Bozmaya uyularak verilen Manisa 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 26.12.2013 tarih 2012/197 Esas 2013/507 Karar sayılı ilamında alacaklı lehine 214,38 TL yargılama gideri ve 7.953,99 TL avukatlık ücretine hükmedilmiştir. Her ne kadar avukatlık ücreti alacağı miktar itibariyle düşmüş ise de, ilama bağlanan avukatlık ücreti alacağı ilk karar tarihinde muaccel olduğundan, faiz de ilk karar tarihinden itibaren istenebilir. Mahkemece faizin ikinci karar tarihinden hesap edilmesi yönünde hüküm kurulması doğru değildir.

8. HD. 17.04.2017 T. E: 2015/4367, K: 5553

Related Articles

Back to top button