CEYPGörüş YazılarıHarç

Takip Dışı SGK, Vergi Dairesi gibi kurumlara yapılan ödemelerde Cezaevi Yapı Pulu Harcı Kesilmesine İlişkin

Hukuki Görüş

T.C.

ADALET BAKANLIĞI

Personel Genel Müdürlüğü

Sayı             :               82084579/6587/41521   03.11.2015

Konu           :               Hukuki Görüş Talebi

İSKENDERUN CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞINA

İLGİ              :               04.06.2014 tarih ve B.M. 2014/3242 sayılı yazınız.

5502 sayılı Kanun hükümlerine tabi Sosyal Güvenlik Kurumunun, 2004 yılı İcra ve İflas Kanunu gereğince alacaklı sıfatıyla başlattığı icra takibi sonucu tahsil edilen paraların alacaklıyla ödenmesi aşamasında 2548 sayılı Kanun gereğince cezaevi yapı harcı, 492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince harç kesintisi yapılıp yapılmayacağı hususu ile; özel hukuk hükümlerine tabi gerçek veya tüzel kişiler tarafından İcra ve İflas Kanunu gereğince başlatılan icra takiplerinde tahsil edilen paraların, takipte taraf olmayan ve 6183 sayılı Kanun gereğince haciz koyan vergi dairesi, belediye başkanlığı, Sosyal Güvenlik Kurumu gibi idarelere ödenmesi gerektiğinde cezaevi yapı harcı ve tahsil harcı ile damga vergisi kesintisi yapılıp yapılmayacağı hususlarında görüş bildirilmesi ilgi yazı ile istenilmiştir.

2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun “Harçlar” başlıklı 15 inci maddesinin birinci fıkrası “İcra ve İflas harçlarını kanun tayin eder. Kanunda hilafı yazılı değilse, bütün harç ve masraflar borçluya ait olup, neticede ayrıca hüküm ve takibe hacet kalmaksızın tahsil olunur” hükmünü,

Aynı Kanunun 125 inci maddesinin üçüncü fıkrası “Taşınmaz rehinle temin edilmiş muaccel borçlar, müşteriye devredilmeyip satış bedelinden tercihen ödenir” hükmünü,

492 sayılı Harçlar Kanununun Yargı Harçları bölümü 1 sayılı tarifesinin (B) icra harçları I/3-a maddesi “Takip talebi bulunmayan alacaklılara İcra ve İflas Kanununun 125 inci maddesinin 3 üncü fıkrası gereğince ödenen paralardan (Yüzde 2,27)” hükmünü,

5502 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumu Kanununun “Muafiyetler” başlıklı 36 ncı maddesinin birinci fıkrası “Kurum, bu Kanun kapsamındaki faaliyetleri dolayısıyla yapılan işlemler yönünden ilgili kanunlarında yer almamış olsa dahi 02.07.1964 tarihli ve 492 sayılı Harçlar Kanununa göre alınan harçlardan, elektrik ve havagazı tüketim vergisi ve yangın sigortası vergisi hariç olmak üzere 26.05.1981 tarihli ve 2464 sayılı Belediye Gelirleri kanunu gereğince alınan vergi, harç, katılma payı ile tasdik ücretlerinden, düzenleyeceği kağıtlar nedeniyle damga vergisinden, sahip olduğu taşınmazlar dolayısıyla emlak vergisinden, satın alınan ve satılan taşınmazlar ile ilgili olarak tapu ve kadastro döner sermaye bedellerinden ve her türlü dava ve icra işlemlerinde teminat yatırma mükellefiyetinden muaftır.” hükmünü,

488 sayılı Damga Vergisi Kanununun “İstisnalar” başlıklı 9 uncu maddesi “Bu Kanuna ekli (2) sayılı tabloda yazılı kağıtlar Damga Vergisinden müstesnadır.” hükmünü,

Aynı Kanunun “Damga vergisinden istisna edilen kağıtlar” başlıklı “I.Resmi işlerle ilgili kağıtlar” bölümünün “1.Resmi daireler arasındaki işlemleri kapsayan her türlü kağıtlarla bu dairelerin soruları üzerine kişiler tarafından yazılan cevaplar ve ekleri.” hükmünü amirdir.

Diğer taraftan, ekli Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2009/12-545 E., 2009/617 K. sayılı 09.02.2011 tarihli, 2011/12-847 E. 2012/143 K. sayılı 14.03.2012 tarihli kararları ile Yargıtay 12 nci Hukuk Dairesinin 2015/2163 E. 2015/4530 K. sayılı 03.03.2015 tarihli kararında, bir takip işleminin 2548 sayılı Kanun ile belirlenen harçtan muaf veya istisna tutulması için mutlaka özel düzenleme bulunması gerektiği, yasalarda harç ve vergilerden muafiyete yönelik genel düzenlemelerin söz konusu harcı kapsamayacağına karar verildiği anlaşılmaktadır.

Bu itibarla;

1) 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkındaki Kanun hükümlerine göre yapılan takipler nedeniyle takip dışı idarenin koyduğu kamu haczi dolayısıyla yapılacak ödemelerde tahsil harcı alınmaması gerektiği,

2) 11.09.2014 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan 6552 sayılı İş Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde kararnamelerde Değişiklik Yapılması ile Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına Dair Kanunun 38 inci maddesi ile değişik 5502 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumu Kanununun “Muafiyetler” başlıklı 36 ncı maddesindeki “müstesna” ibaresi “muaf” olarak değiştirildiğinden, Sosyal Güvenlik Kurumunun alacaklı olduğu icra takiplerinde takip başlangıcında harç alınmaması, takip harç ve masraflarından borçlunun sorumlu olması ve değişiklikten sonra tarafın muaf tutulması nedeniyle alacaklıya yönelik muafiyet hükmünün borçluyu kapsamaması nedeniyle, takip başlangıcında alınmayan harçların tahsil hacri ile birlikte borca ilave edilmesi ile alacaklıya ödeme anında kesilmesi gerektiği,

3) Kanunlarda harç ve vergilerden muafiyete yönelik genel düzenlemeler cezaevi yapı pulu harcını kapsamadığından, bu harçtan muafiyete yönelik özel düzenleme bulunmadığı sürece tüm ödemelerde cezaevi yapı pulu harcının alınması gerektiği,

4) Resmi daireler arasındaki işlemleri kapsayan her türlü kağıtlar damga vergisinden istisna olduğundan, icra takibi kapsamında borçludan tahsil edilen paraların 6183 sayılı Kanun gereğince takip yapan kamu haczi alacaklısı kurumlara ödenmesi sırasında damga vergisi alınmaması gerektiği,

Değerlendirilmektedir.

Bilgi edinilmesi ile keyfiyetin İskenderun 2 nci İcra dairesine bildirilmesini rica ederim.

 

 

 

Related Articles

Back to top button