Tasarrufun İptaliYargıtay Kararları

Tasarrufun İptali Davasının Konusuz Kalması

Davacı vekili karardan sonra dava dayanağı borcun ödendiğini belirttiğinden, bu husus araştırılarak, borcun ödendiğinin tesbiti halinde konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, haksız olan davalılar aleyhine yargılama giderine hükmedilmesine, aksi durumda, İİK’nın 283.maddesi kıyasen uygulanarak, alacak ve fer”ileri ile sınırlı olarak muvazaalı işlemin iptaline karar verilmesi gerekeceği-

Taraflar arasındaki muvazaalı işlemin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili, davalı M. Köse vekili ve M. Ç.yan vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

Davacı vekili, müvekkilinin davalı Mehmte Ç.yan’dan boşandığını ve boşanma ilamında mali haklara hükmedildiğini, davalı eşin mal kaçırma amacı ile dava konusu taşınmazı diğer davalı M. Köse’ye sattığını belirterek, muvazaalı satış işleminin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.

Davalılar vekilleri, davanın reddini istemişlerdir.

Mahkemece, boşanma ilamı gerekçesinden, davacı ile davalı M. Ç.yan arasındaki geçimsizliğin 1998 yılından beri süre geldiği, taşınmazın bu tarihten sonra 2000 yılına satıldığı, davalıların kardeş olması ve bedelinin çok düşük olmasının, satışın muvazalı olduğunu gösterdiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar vermiş, hüküm davacı vekili ,davalı M. Köse vekili ve M. Ç.yan vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Dava BK’nın 19.maddesine dayalı olarak açılmış muvazaalı işlemin iptali istemine ilişkindir.

1.Mahkemece verilen karar, davalılar M. Köse vekili ve M. Ç.yan vekilince süresinde temyiz edilmiş olup, daha sonra anlaşmaları üzerine davalı M. Köse bizzat 22.11.2019 tarihinde, davalı M. Ç.yan vekili Avukat Turcan A. 27.06.2018 tarihinde vekaletnamesindeki yetkisine binaen temyiz talebinden feregat etmiş bulunduklarından davalıların vaki temyiz talebinin feragat nedeniyle REDDİNE,

2.Davacının temyizine gelince;

Bu davaların görülebilmesi için genel dava koşullarının yanında, davacının bir alacağının olması ve kararın kesinleşme aşamasına kadar varlığını devam ettirmesi gereklidir.

Öte yandan, HMK’nun 331.maddesine göre davanın konusuz kalması halinde hakim davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderine hükmetmelidir.

Somut olayda, davacı vekili karardan sonra dava dayanağı borcun ödendiğini belirttiğinden, bu husus araştırılarak, borcun ödendiğinin tesbiti halinde konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, haksız olan davalılar aleyhine yargılama giderine hükmedilmesine, aksi durumda, İİK’nın 283.maddesi kıyasen uygulanarak, alacak ve fer’ileri ile sınırlı olarak muvazaalı işlemin iptaline karar verilmesi gerekir. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınmadan yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.

SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalıların temyiz istemlerinin feragat nedeni ile reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı M. Köse ile davalı M. Ç.yan’a geri verilmesine, 09/11/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.

4. HD. 09.11.2021 T. E: 2020/1484, K: 8523

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu