Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi A. Kürtün tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Borçlunun icra mahkemesine başvurusunda; takip dayanağı ilamın anonim şirket ortaklığından çıkarılma, ortaklık pay bedeline hükmedilmesine ilişkin olduğunu, bu nevi ilamların kesinleşmeden icra takibine konulamayacağını ileri sürerek takibin iptaline karar verilmesini talep ettiği, mahkemece; ilamın kişiler hukukuna ilişkin, kayıt ve sicillerde değişiklik yaratan ilam niteliğinde olduğundan kesinleşmeden takibe konu edilemeyeceği gerekçesiyle şikayetin kabulüne takibin iptaline karar verildiği, alacaklı tarafından ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf yoluna başvurulması üzerine, bölge adliye mahkemesince, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
HMK. 367/1 maddesi gereğince, temyiz kararın icrasını durdurmaz. Yani kural olarak kararın kesinleşmemiş olması, kararın yerine getirilmesini önlemez. Bu kuralın istisnaları da yine yasalarda düzenlenmiştir.
Taşınmaza ve buna ilişkin ayni haklara, aile ve şahsın hukukuna ilişkin ilamlar (HUMK.443/4 m.). Mahkûmiyete ilişkin ceza ilamlarının tazminat ve yargılama giderlerine ilişkin kısımları, (5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkındaki Kanun’un 4.maddesi), Kira tespit ilamları (12.11.1979 tarih 1979/1-3 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı). Menfi tespit davasına ilişkin ilamlar ( İİK 72. madde). Yabancı Mahkeme ilamlarının tenfizi hakkındaki kararlar ( MÖHUK. 41/2 ), Sayıştay Kararları (6085 sayılı Sayıştay Kanunu 53. madde), İdare aleyhine açılan haciz veya ihtiyati haciz uygulamaları ile ilgili davalarda verilen kararlar (2577 sayılı İYUK28/1) kesinleşmeden takibe konu edilemezler.
Takip konusu ilamın incelenmesinde; Bakırköy 6.Asliye Ticaret Mahkemesinin 02.07.2020 tarihli, 2018/531 esas, 2020/348 karar sayılı ilamında, ” davacının İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün 305133-0 numarasına kayıtlı Cemy Tekstil Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketindeki ortaklığından çıkmasına izin verilmesine, 215.985,96-TL ortaklıktan çıkma payının karar tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle davalı şirketten tahsili ile davacıya verilmesine….”ilişkin hüküm kurulmuştur.
Uyuşmazlık ticari şirketlerde ortaklıktan çıkma, pay bedelinin ödenmesi ve payda mülkiyet değişikliklerine ilişkin ilamların kesinleşmeden icra takibine konulup konulamayacağı hususunda toplanmaktadır. Gerek öğretide gerek Yargıtay uygulamalarında ilamların kesinleşmeden icraya konulması kural olup, kesinleşmeden icra takibi yapılamaması ise istisnadır. Yargıtay uygulamaları ve öğretide kabul edilen ticari şirketlere ilişkin ilamların kesinleşmeden takibe konu olmaması gerekçesi olarak HMK 367/2 fıkrası uyarınca kişiler hukukuna dayandırılmıştır. Bu uygulamada kişiler hukuku cümlesi geniş yorumlanarak tüzel kişilerin organlarına ilişkin verilen kararlar olup, bu sonuca da geniş yorum yapılarak ulaşılmıştır.
Dairemizin bazı kararlarında da ticari şirketlere ilişkin ilamlarda sicil değişikliği yaptığı gerekçesiyle kesinleşme aranmıştır. Takibe dayanak ilama konu Türk Ticaret Kanununda sayılan ticaret şirketlerinden anonim şirkettir. Anonim şirketlerde ortaklıktan çıkma, pay bedelinin ödenmesi ve pay devri sicil kayıtlarında herhangi bir değişiklik yapmamaktadır.
Ticaret şirketlerinde ortaklıktan çıkmaya ilişkin ilamların kesinleşmesi sadece 1163 sayılı Kooperatifler Kanunun 16/son maddesi gereği aranmıştır. Bunun dışında ortaklıktan çıkma, pay bedelinin ödenmesi ve pay mülkiyet değişikliği sonucu doğuran ilamlarda kesinleşmeye ilişkin kanun hükmü bulunmamaktadır.
O halde, mahkemece şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılarak ilk derece Mahkeme kararının bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Alacaklının temyiz isteminin kabulü ile yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK’nun 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nun 373/1. maddesi uyarınca, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi’nin istinaf talebinin esastan reddine ilişkin 23/11/2021 tarih ve 2021/672 E. – 2021/3018 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA ve İstanbul 12. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 31/12/2020 tarih, 2020/568 E. – 2020/817 K. sayılı kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, dosyanın İlk Derece Mahkemesi’ne, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesi’ne gönderilmesine, 30/05/2022 gününde oy birliğiyle karar verildi verildi.
12. HD. 30.05.2022 T. E: 347, K: 6456